Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi, son günlerde gündeme gelen kadın cinayetleri konusunda açıklamalarda bulundu.
Kadın Hakları Merkezi Başkanı Av. Arzu Günay, “Gün geçmiyor ki kadın cinayeti, kadına karşı şiddet haberleri ile uyanmayalım. Ülkemizde art arda gelen kadın cinayetleri maalesef durdurulamıyor.
Ankara’da 21 yaşındaki Aleyna Çakır’ın ölümünün şüphelisi Ümitcan Uygun onca delile rağmen tutuksuz yargılanmakta iken şimdi de 25 yaşındaki Esra Hankulu’nun şüpheli ölümü nedeniyle gözaltına alınmış ve tutuklanmıştır.
Aynı şahıs annesi Gülay Uygun’un şüpheli ölümü nedeniyle gündeme gelmişti. Aleyna Çakır’ın öldürülmesi ile ilgili tüm deliller Ümitcan Uygun’u işaret ederken tutuklanmamış olması, bir kadın cinayetinin daha işlenmesine yol açmıştır.
Yine geçtiğimiz hafta Antalya’da 21 yaşındaki Azra Gülendam Haytaoğlu, Kahramanmaraş’ta 47 yaşındaki Emine Gökkiz, Kocaeli’de 18 yaşında Sude Akarsu vahşice katledilmiş, erkek şiddetinin kurbanı olmuştur.
Bursa’da 32 yaşında Gülfem Alay eski eşi tarafından, İzmir’de 21 yaşında Şenay Ay sevgilisi tarafından tabancayla vurulmuştur.
Daha dün Ankara’da 18 yaşında Eda Nur Kaplan 2 erkeğin cinsel saldırısına uğramış, polise şikâyette bulunmuş şüphelilerden birisi yakalanıp serbest bırakılmış diğeri ise aranmaktadır. Eda Nur Kaplan annesine ‘yaşadıklarıma dayanamıyorum’ şeklinde not bırakarak intihar etmiştir” dedi.
“YAŞAMDAN KOPARILAN HER BİR KADIN, GELECEĞİMİZDEN KOPARILAN BİR UMUTTUR”
Kadın cinayetlerinin önemli bir sorun olduğuna dikkat çeken Av. Arzu Günay, “Kadına yönelik şiddetin ve bu şiddetin yaygın sonucu olan kadın cinayetlerinin önemli bir sorun olduğu Türkiye’de İstanbul Sözleşmesinden çekilme karar alınması şiddetle mücadelenin hukuki temellerini zayıflatmış, devlet bu kararla kadınları şiddete karşı koruma, şiddeti önleme ve failleri cezalandırma sorumluluğunu reddetmiştir.
Hayatın her alanında, şiddetin her türlüsüne maruz kalıp, birer birer öldürülen tüm kadınlar için haykırıyoruz.
Bu suçların failleri kadar, susanlar da, hesap sormayanlar da, faillere cezasızlıkla cesaret verenler de, tutuklamayanlar da bu suçun ortağıdır.
Yaşamdan koparılan her bir kadın, geleceğimizden koparılan bir umuttur” dedi.
“BU ZİHNİYETLE MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Av. Arzu Günay, “Bizlerin artık, kadının yaşam hakkının ihlaline ve kadının kadın olmasından dolayı uğradığı her türlü şiddet ve ayrımcılığa tahammülü kalmamıştır. Kadını ötekileştiren, kadınların eşit ve özgür yaşam hakkına ket vuran, kadınları en temel hakkı olan yaşam hakkından mahrum eden zihniyetle mücadele etmeye devam edeceğiz.
Kadınları koruyan yasalar eksiksiz uygulanarak ciddi önlemler alınmalı ki, bir kadın daha aramızdan eksilmesin.
Her gün artan, üstelik normalleştirilmeye çalışılan bu vahşetin durdurulması ve kadının yaşam hakkının korunması için devleti ve yetkililerini bir kez daha göreve çağırıyoruz.
Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi olarak, gerçeklerin gün yüzüne çıkması ve faillerin hak ettiği cezayı alması için yasal süreçlerin sonuna kadar takipçisi olacağız” ifadelerini kullandı.
kaynak:mersin yaşam