Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, son belediye meclisi toplantısında yaptığı konuşmada, Uluslararası Mersin Liman İşletmeciliği (MİP) tarafından işletilen Mersin Limanı’nın batıya doğru genişlemesini öngören projeye ve ilgili imar planı kararlarına karşı idari dava açtıklarını söylemişti. Seçer’in bu açıklamalarının ardından Mersin kamuoyunun gözü Mersin Limanı’nın genişleme projesine çevrildi. Çünkü Mersin Limanı’nın genişleme projesi liman sahası ile sınırlı kalmıyor, Mersin’in simgelerinden biri olan Atatürk Parkı’nın da liman sahasına dahil edilmesini yani park yok edilmesini öngörüyor. Güney gazetesinden Abidin Yağmur’un haberine göre, Mersin Büyükşehir Belediyesi ile MİP’i, TCDD’yi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı mahkemede karşı karşıya getiren projenin temelleri 2009 yılına dayanıyor. MİP 2009 yılında tarihinde toplam 123.677 m2 lik alana sahip ilave dolgu alanlarının yapılması için ÇED Olumlu kararı aldı.  Bu kapsamda 2009 yılında ÇED olumlu kararı alınan 123 bin 677 metrekare ilave dolgu alanı içerisinden sadece 1. Genişleme alanı kapsamında yer alan 27 bin 912 metrekarelik alan inşası tamamlanarak işletmeye açıldı. ÇED raporu alınan alanın diğer kısmında ise rantabl olmadığı, dolgu maliyetinin uygulanabilir limitler dışında olduğu gerekçesiyle çalışma yapılmadı.

DOĞUYA GENİŞLEMEK PAHALI GELDİ, BATIYA DOĞRU GENİŞLEYECEK

2018 yılına gelindiğinde MİP, doğuya doğru değil, batıya doğru genişleme çalışması yapmak için girişimlere başladı ve yeni bir ÇED raporu hazırlandı. Raporda şu ifadelere yer verildi: “ÇED Olumlu kararına göre inşası tamamlanmış olan 27 bin 912 metrekarelik alanın güneyine ve batısına toplam 176 bin 335 metrekare (164 bin 490 metrekare konteyner limanı dolgusu ve 11 bin 845 metrekare kurvaziyer liman dolgusu olmak üzere toplam 176 bin 335 metrekarelik) ilave dolgu alanı yapılacaktır. Proje kapsamında yeni yapılacak dolgu nedeniyle, liman kurvaziyer özelliğini yitirecektir. Bu nedenle, bu alanın yerine alanın güneyinde yeni yapılacak dolgu üzerinde 11 bin 845 metrekarelik alana sahip yeni bir kurvaziyer liman oluşturulacaktır.”

AMAÇ: KONTEYNER DEPOLAMA SAHASINI ARTIRMAK

MİP tarafından hazırlanan ÇED raporunda, yeni dolgu alanının yani genişleme alanının konteyner depolaması için kullanılacağı da bildirildi. Raporun ilgili bölümünde şu ifadeler yer aldı: “Mersin Kruvaziyer ve Konteyner Limanı’nda mevcut 21 adet rıhtım bulunmaktadır. Proje kapsamındaki yapılar ile toplam rıhtım sayısında herhangi bir değişiklik olmayacaktır. Proje ile rıhtım boyutlarının uzaması, konteyner depolama alanında ve limana yanaşacak gemilerin tonajlarında kapasitesinde artış olacaktır. Mersin kruvaziyer ve konteyner limanında 1 nolu rıhtım kruvaziyer rıhtımı olarak kullanılmakta olup, 140 m ye kadar yolcu gemilerini kabul edebilmektedir. Yapılması planlanan ilave dolgu alanı ile kurvaziyer liman özelliğini yitirecek ve bu alanın önüne yapılacak dolgu konteyner sahası olarak kullanılacaktır. Sahada yapılacak ilave dolgu alanlarının tamamlanması ile oluşturulacak yeni rıhtımlar limanın gemi kabul kapasitesini önemli ölçüde artıracaktır. Projenin hayata geçmesi ile limanın mevcut 2,6 milyon TEU (Twenty-foot Equivalent Unit) olan mevcut konteyner kabul (elleçleme) kapasitesini yaklaşık 3,3 milyon TEU ya, mevcut stoklama kapasitesi ise 2,1 milyon TEU’dan 2,9 milyon TEU’ya çıkacaktır.”

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNİN AÇTIĞI DAVA İÇİN BİLİRKİŞİ GÖREVLENDİRİLDİ

MİP’in liman genişlemesi için hazırladığı ÇED raporunun Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca kabulünün ardından yine bakanlık eliyle “Mersin TCDD Limanı, Kruvaziyer ve Konteyner Limanı 1/5000 Ölçekli Revizyon Nazım İmar Planı ve 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı Revizyonu” yapıldı. 20 Mart 2020’de askıya çıkarılan bu imar planı değişliğine karşı Mersin Büyükşehir Belediyesi “İmar planı işleminin yürütmesinin durdurularak iptali” istemiyle 22 Haziran 2020 tarihinde Mersin 2. İdare Mahkemesinde dava açtı. Davaya, TCDD, Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği de müdahil oldu. Mahkeme, bilirkişi daveti çıkardı ve bilirkişi heyeti 1 Şubat 2021’de alanda keşif yaptı. Bilirkişi heyetinin rapor ve görüşünü önümüzdeki günlerde mahkemeye sunması bekleniyor.

kaynak:mersin yaşam