64 yaşındaki emekli Ali Acar, 2 sene önce rehber öğretmeni olan N.F. (40) ile tanıştı. İddiaya göre, engelli oğlu olan Acar, bir süre sonra N.F.'ye ‘Bizim oğlana da iş bulamadık' deyince iddiaya göre N.F., ‘Ben eğitim ve rehabilitasyon merkezi kuracağım. Gel ortak olalım hem para kazan hem de oğlun iş sahibi olsun' dedi.

Teklifi kabul eden Acar, N.F.'ye belirli aralıklarla toplam 115 bin lira para verdi. Acar ve N.F., merkez Çukurova ilçesine bağlı Yüzüncüyıl Mahallesi’nde Özel Altınkoza Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi'ni açtı. Ancak N.F., merkez açıldıktan sonra da Acar'ın oğlunu işe almadı ve Acar'a herhangi bir ödeme de yapmadı.

“TEDİT ETMEYE BAŞLADI”

Bunun üzerine yaşlı adam parasını alarak ortaklıktan ayrılmak istediğini N.F.'ye söyledi. Genç kadın ise kabul etti ve iddiaya göre 3 ay sonra ödeme yapacağını söyledi. Bu arada N.F., merkezi, arkadaşı olduğu öğrenilen G.E. isimli bir kadına devretti. Aradan geçen 6 aya rağmen N.F., Acar'a ödeme yapmayınca yaşlı adam da merkez kurulmadan N.F.'den imzalı olarak aldığı ‘açık senet'i avukatına vererek icra takibi başlattı. Bunun üzerine Acar'ı N.F.'nin dostu olduğunu söyleyen H.B. arayarak tehdit etmeye başladı.

“YALAN BEYANLARDA BULUNDU”

Tehditleri pek önemsemeyen ve Sarıçam ilçesinde ikamet eden Acar'a bir süre sonra Yüreğir ilçesinde bir ikamet gösterilerek belirli aralıklarla usulsüz beyanla toplam 650 bin liralık icra gönderildi. Mahkemeye giderek hakkını arayan adam, 450 bin lira borçtan kurtuldu ancak 200 bin liralık borcu için mahkemesi sürüyor.

ABLASINI VE YEĞENİNİ DE DOLANDIRDI

N.F. tüm bu olanlara rağmen olaylardan hiç haberi olmayan ablası Fadime Özsu'nun (50) yanına eşi H.F. ile birlikte giderek ‘Abla bir eğitim merkezi kuruyoruz. Senin 50 gram altının vardı. Onu bize ver. Biz sana her ay para verelim. Bu iş çok karlı' dedi. Özsu ise kardeşine inanarak 50 gram altınını verdi.

N.F., ablasının yanından çıkınca öğretmen olan yeğeni Ali Doğan Özsu (30) ile de görüşerek ‘Bize 60 bin lira ver. Okula yüzde 20 ortak ol, sadece evrak işlerini yap. Bizim bazı davalarımız var. O nedenle MEB bize ruhsat vermiyor. Bu okulu Z.K.D. isimli arkadaşımızın üzerine açacağız' dedi. Özsu da teyzesi ve eniştesine güvenerek otomobilini satıp parayı teyzesine gönderdi. Şubat ayında ise Portakal Çiçeği Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi açılarak faaliyete başladı.

DOLANDIRICILIK AÇIĞA ÇIKMAYA BAŞLADI

Ancak ortaklık imzaları atıldıktan sonra Ali Doğan Özsu, evraklardaki imzaların değişik olduğunu fark ederek soruşturmaya başladı. Bir süre önce teyzesinin Ali Acar isimli birini de aynı yöntemle dolandırdığını öğrenen Özsu, hemen teyzesinden kendisi ve annesinin parasını istedi. Bu sefer de N.F., Özsu hakkında, ‘Cinsel istismar' suçundan dava açtırdı ve yeğenini tehdit etmeye başladı. Tehditleri önemsemeyen Ali Doğan'ı ve annesi Fadime'yi bu sefer de H.B. arayarak ölümle tehdit etti.

TEYZESİNİN 10 KİŞİYİ DOLANDIRDIĞINI ÖĞRENDİ

Genç adam teyzesinin dolandırdığı Ali Acar'a ulaştığında ise aralarında isimlerinin açıklanmasını istemeyen 1 polis, 1 öğretmen ve Van'da yaşayan birinin de bulunduğu yaklaşık 10 kişinin dolandırıldığını öğrendi. Dolandırıcılarla tek tek görüşen Özsu, Van'da yaşayan kişinin evlilik vaadiyle diğerlerinin de ‘okula ortak etme' vaadiyle dolandırıldığını öğrendi. Bütün dolandırılanlar polise gidip suç duyurusunda bulundu ve biran önce paralarını alıp tehditlerden kurtulmak istediklerini söyledi.

“MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI’NDAN AVANTA ALACAĞIZ”

Başından geçen dolandırıcılık olayını İHA muhabirine anlatan Fadime Özsu ise kız kardeşine sitem ederek, “Kız kardeşim ve eşi bizi geldi dolandırdı. Evime gelip rehabilitasyon merkezi açacaklarını söyleyip benden 50 gram altını istediler.

Bir de bana ‘Her ay biz Milli Eğitim Bakanlığı'ndan çocuk başı bin lira avanta para alacağız. Giderimiz az, gelirimiz çok' dediler bana. Ben de 50 gram altını verdim. Bunlar bana bir süre para vermedi. Sonra parayı isteyince kız kardeşimin dost hayatı yaşadığı, yüzünü bile görmediğim adam beni arayıp ölümle tehdit etmeye başladı” diye konuştu.

“BENİM ARKAMDAKİ ÇETE DAHA BÜYÜK”

Konuyu İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne de giderek anlattıklarını söyleyen Özsu, “Milli Eğitim'de müfettiş görevlendirdiklerini söyledi. Bu kişiler devleti ve adaleti yanıltıyor. Kız kardeşim beni tehdit ederek, ‘Bak akıllı ol, benim arkamdaki çete senin devletinden daha büyük' dedi. Ben de ‘Benim devletimden daha büyük devlet tanımıyorum' dedim ve kapattım. Benim tek istediğim altınlarımı almak ve çocuğumun parasını vermesi. Bunların yaptıkları yanına kalmasın artık” dedi.

“CEMAL KAŞIKÇI GİBİ ÖLDÜRÜRÜZ”

N.F.'nin kendisini görüşmek için okula çağırdığında bodrum katta H.B.'nin başına silah dayayıp ‘Seni Cemal Kaşıkçı gibi öldürürüz. Kimse cesedini bulamaz' dediğini söyleyen Acar yaşadığı korku dolu anları şu sözlerle anlattı:

“Başıma silah dayayıp, tehdit edip açık senet imzalattılar. Ayriyeten de borcumun tamamını elden teslim aldım diyerek yazı yazdırdılar. Arkasına da telefon ve kimliğime el koydular. Bir de bana ‘Seni Cemal Kaşıkçı gibi öldürürüz. Kimse cesedini bulamaz' dediler. Bir an önce mağduriyetimin giderilmesini istiyorum.”

“BEBEĞİMİN SÜT PARASINI DOLANDIRDILAR”

Teyzesi tarafından 60 bin lira dolandırılan Ali Doğan Özsu da teyzesinin kendisine ‘Cinsel istismar' suçundan iftira attığını da öne sürerek, “Bu çetenin üyeleri insanları çeşitli vaatlerle dolandırıyor. Ben 60 bin liramdan oldum. Yeni doğan bir bebeğim var ve resmen onun süt parasını dolandırdılar. Ben ölümle tehdit alıyorum. Öz teyzem ve eski eşi tarafından dolandırıldım, teyzemin dostu tarafından da şu anda tehdit ediliyorum. İşin acı tarafı da bu” şeklinde konuştu. 

kaynak:sözcü