Sanatçı Onay Akbaş’ın “Çizgi, Bir Uçtan Öbür Uca” adlı kişisel resim sergisi Yenişehir Belediyesi Ahmet Yeşil Sanat Galerisi ve Yenişehir Belediyesi Sanat Galerisi’nde açıldı. Açılışta konuşan Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, “Bu galeriye gelen bir ilkokul öğrencisi belki de burada gördüğü bir eserden ilham alacaktır. Ressam olma yolunda belki de ilk adımı burada atacak. Bu bizim için çok kıymetli, sanatı çok önemsiyoruz. Sanat insanın bakış açısını ve sorgulama kabiliyetini geliştiren bir olgu. Hakkını arayan, neden, niçin ve nasıl sorularını sormasını bilen insan yapısının yetişmesi çok önemli, sanat da buna katkı sunuyor.” dedi.

Daha önce Paris ve İstanbul’da açılan, sanatçı Onay Akbaş’ın 1984 yılından günümüze kadar yaptığı çalışmalardan bir seçki sunan “Çizgi, Bir Uçtan Öbür Uca” Yenişehir Belediyesinin sanat galerilerinde kapılarını açtı. 14 Eylül’e kadar sanatseverleri ağırlayacak olan sergi ile Yenişehir Belediyesi kısa sürede onuncu sergiye ev sahipliği yapmış oldu. Hazırlık çalışmalarında Onay Akbaş’ın bizzat yer aldığı sergi, 38 yıllık sanatsal üretimi vatandaşlarla buluşturuyor. 

Başkan Özyiğit, “Vatandaşlarımızı yaz boyunca açık olan bu sergiyi gezip görmelerini istiyorum”

Sergi açılışında konuşan Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, sanatseverlerin yoğun ilgi gösterdiğine işaret ederek şunları dile getirdi: “Yenişehir Belediyesi Ahmet Yeşil Sanat Galerisi ve Yenişehir Belediyesi Sanat Galerisi çok önemli bir konuğu ağırlıyor. Onay Akbaş’ın1984 yılından bu yana çizdiği 255 eşsiz çalışması ile 32 tane tablodan oluşan bir sergi. Daha önce Paris’te ve Beşiktaş’ta açılan bu sergiye Yenişehir’de ev sahipliği yapıyoruz. Büyük bir emeğin ürünü, 38 yıllık bir geçmişi var. Mersinli sanatseverlerle buluşması bizim için de büyük bir mutluluk vesilesi. Onay Akbaş, daha önce yine galerilerimizde açtığımız ‘Leonardo da Vinci’nin 500. Yılına Saygı Sergisi’nin de sanatkârı ve fikir babası. Dolayısıyla bu ikinci buluşmamız. Sanatseverlerden büyük bir ilgi var. Ben Mersin’deki sanatseverlere bu anlamda teşekkür ediyorum. Ayrıca buraya henüz gelmemiş vatandaşlarımızı yaz boyunca açık olan bu sergiyi gezip görmelerini istiyorum. Burada farklı bir duruş, farklı bir olay var.”

Kültür ve sanat alanında çok iyi bir altyapıya sahip olduklarını kaydeden Başkan Özyiğit, bu altyapıyı değerlendirme noktasında gereğini yapmaya çalıştıklarını vurguladı. Sanat galerilerinin de yer aldığı Yenişehir Belediyesi Atatürk Kültür Merkezinin sanat üretilen ve öğretilen bir mekan haline de dönüştüğünü belirten Başkan Özyiğit, “Yenişehir Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi, Türkiye’nin en büyük kültür sanat mekânlarından biri. Burası sanatın vatandaşlarla buluştuğu bir alan olmanın yanı sıra sanat üretilen ve öğretilen de bir yer haline dönüştü. Bu etkinliklerin ve sanat faaliyetlerinin halkla buluşması noktasında büyük bir emek var. Kültür ve sanat alanında çok iyi bir altyapıya sahibiz bu altyapıyı değerlendirme noktasında da biz gereğini yapmaya çalışıyoruz. Hiçbir zaman geri durmayacağız, hem gençlerimizi hem de çocuklarımızı eğitmeye devam edeceğiz. Bu galeriye gelen bir ilkokul öğrencisi belki de burada gördüğü bir eserden ilham alacaktır. Ressam olma yolunda belki de ilk adımı burada atacak. Bu bizim için çok kıymetli, sanatı çok önemsiyoruz. Sanat insanın bakış açısını ve sorgulama kabiliyetini geliştiren bir olgu. Hakkını arayan, neden, niçin ve nasıl sorularını sormasını bilen insan yapısının yetişmesi çok önemli, sanat da buna katkı sunuyor.” diye konuştu.

“Anadolu’da böyle bir mekânın yaşatılıyor olması beni çok heyecanlandırdı”

Yenişehir Belediyesinin sanat galerileri ve sergisi hakkında konuşan sanatçı Onay Akbaş ise şu ifadeleri kullandı: “Sanat ancak mekânlarda iyi sergilendiği ve sunulduğu şekilde yeşerir. Daha önce Leonardo da Vinci’ye saygı projemiz için buraya gelmiştim. Mekânı ve buradaki ilgiyi görünce, hakikaten Anadolu’da böyle bir mekânın yaşatılıyor olması beni çok heyecanlandırdı. Dolayısıyla Sayın Başkan ve Aynur Hanım bana böyle bir sergiyi önerdiğinde ben de çok severek kabul ettim. Bu serginin küçük bir bölümü Paris’te başladı daha sonra bunun biraz daha büyük kısmını İstanbul’da Beşiktaş Belediyesinin tarihi Mimar Sinan Hamamı’nda yaptık. Dolayısıyla 38 yıllık bir emeğin ürünlerini buraya getirdik. Ben bunu çok önemsiyorum yıllarca o sanatçıların ön tarafta eserlerini görürüz ama bir fikrin esere dönüşüyle ilgili bir fikrimiz olmaz, genellikle sanatçılar bu konuyu pek göstermezler ve göstermemeye çalışırlar çünkü orası sanatçının mahremidir. Aşçının mahreminin mutfağı olduğu gibi sanatçının mahremi de fikirleridir bu yüzden göstermek istemezler. Sanatçılar da aslında hayatın aşçılarıdır bir şekilde ve bunu göstermek bir cesaret işi. Ben bunu özellikle göstermek istiyordum çünkü bizim tarzımızda sanat üreten sanatçı sayısı çok azaldı. Dolayısıyla da dijital artık birçok şeyi artılarıyla eksileriyle beraber yutuyor. Bu çizme ve çizgi geleneğinin öğrencilere, gelecek kuşağa gösterilmesini ve sanatçının mutfağını, bir fikirden bir esere nasıl ulaşılıyor onun gösterilmesi açısından önemsedim. Özellikle gençlerin bunu görmesini istedim. Bu serginin Anadolu’ya açılmasını istiyorum, ilk basamağı da Anadolu’da Mersin Yenişehir Belediyesinde. Kendileri de olağanüstü her şeyimize ‘evet’ dediler sağ olsunlar. Buralara çok ciddi sergilerin geleceğine inanıyorum çünkü arkasında gerçekten inanmış ciddi bir kadro var. Bu sanat galerilerinin bizden sonra da çok ciddi çok profesyonel sanatçıların ilgisini çekeceğini ve eserlerini bu mekânda sergilemek isteyeceklerine eminim. Sanat eserlerinin gösterilmesi, sunulabilmesi için mekânlar lazım. Burada Yenişehir Belediyesinin inanılmaz güzel bir mekânı var.”