MESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Engin; Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu duruma ilişkin değerlendirmeler yaptı. Engin, sanayiciye kredi ve Kredi Garanti Fonu destekleri verilmesi gerektiğini söyledi.

Başkan Engin, Türkiye’nin küresel krizlerden en fazla etkilenen ülkelerden biri olduğunu, 2000’li yıllarda yaşanan küresel krizler sonrasında ülke ekonomisinin daraldığını söyledi.

Engin; “Türkiye ekonomisi, uluslararası dalgalanmalardan etkilenmektedir. Ancak, ülke ekonomimiz kırılganlıklara karşı güçlü kalacaktır” dedi.

Günümüzde ekonomi ile ilgili olumsuzluklar olduğunu, bunların da enflasyonun yükselmesi, kurlardaki hızlı hareketlilik; hayat pahalılığı, alım gücünün azalması ve artan yoksullaşma gibi sonuçlar doğurduğunu ifade eden Engin, “Yapılan araştırmalar son bir yılda sanayicinin kullandığı gazın yüzde 430, elektriğin ise 2018 yılından beri yüzde 775 artığını göstermektedir.

Bu durum sektörlerin zarar görmesine ve üretimin durma noktasına doğru ilerlemesine neden olmaktadır. Zamların yanı sıra son günlerde yaşanan elektrik ve doğalgaz kesintileri de olumsuzluklara yol açmaktadır. Yapılan zamların kademeli olarak geri alınması gerekmektedir” dedi.

“ZARAR MİLYAR DOLARLALA İFADE EDİLİYOR”

Türk sanayisi ve KOBİ’lerin mevcut sorunlarına ek yaşanan bu olumsuz durumun milyar dolarlık zararlar doğurduğunu kaydeden Engin, “Sanayiciler, üreticiler ve firmalar bu zorlu durumu atlatabilmek adına yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmektedir. Ancak bu yatırımların da hayata geçebilmesi için güçlü bir sermaye gerekmektedir.

Bu sebeple firmalara uzun vadeli kredi desteği sağlanmalıdır. Ayrıca, denetimli KGF (Kredi Garanti Fonu) ile teminat yetersizliği sebebiyle kredi alamayan KOBİ’lere ve KOBİ dışı işletmelere de destek verilmelidir” ifadelerini kullandı.

 “ÜRETİMDE İSTİKRAR SAĞLANMALI”

Döviz kurlarındaki hızlı dalgalanmanın, Dünya ekonomisindeki daralmanın, artan maliyetlerin üretimi ve sanayicileri olumsuz yönde etkilemeye devam edeceğini kaydeden Engin şunları söyledi:

“İş dünyasında yaşanan zorlukların aşılması ancak üretimde istikrarın sağlanması ile olur.  Yapısal reformlar sanayicinin önündeki engelleri kaldıracaktır. Ekonominin rayında gittiğini söyleyebilmemiz için, dengenin sağlanmış olması gerekir.

Ancak, bu durumda bahsetmiş olduğumuz reformlarla sanayicilere belli konularda kolaylıkların oluşturulması ile mümkün. Ayrıca, sermaye güvenli limanlara yatırım yapar.

Kaygı ve kuşkunun olduğu bir yerde kendisini güvende hissetmez. Ortak akıl, demokrasi ve adaletin var olduğu bir ülkede sermaye var olur. Daha güçlü bir Türkiye için toplumun bütün kesimleri muhalefet-iktidar tarafından kucaklanmalı, hatta bu kavramları bir kenara bırakarak ülkemiz için yan yana olup birlikte yürümeliyiz.”

kaynak:mersin yaşam