MTSO 29 No’lu Meslek Komitesi geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiği genel istişare toplantısının ardından sektörel toplantılara başladı. Komite bünyesindeki sektörlerin sorunlarını saptayıp çözümüne yönelik fikir alışverişi yapılan toplantılar serisinde ilk buluşma basın yayın ve medya sektörü ile gerçekleştirildi. Toplantıda MTSO Meclis Başkanı Hamit İzol, Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Sefa Çakır da sektör temsilcilerini yalnız bırakmadı. Mersin Perakendeci İş Adamları Derneği (MEPİAD) Başkanı ve MTSO Meclis Üyesi Özcan Demir, Mersin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Kaya Tepe ve sektör temsilcilerinin katıldığı toplantıda Resmi İlan ve Reklam Yönetmeliği’nin yanı sıra artan maliyetlerden dijitalleşmenin sektöre etkilerine, basının güçlü şekilde varlığını sürdürmesi için neler yapılması gerektiğinden basın özgürlüğüne kadar birçok konu ele alındı. Sorunların çözümü için hep bir ağızdan daha güçlü şekilde dillendirilmesi gerekliliğine değinilip MTSO’nun ilgili Komitesi ile Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nin birlikte çalışıp ortak projeler geliştirebileceği üzerinde duruldu.
İzol: “Tüm sorunlara hakimim”
Toplantıda söz alan MTSO Meclis Başkanı Hamit İzol, sektörden bir kişi olarak tüm sorunlara hakim olduğunu söyledi. Yerel basının her zaman ulusal basını besleyen önemli bir güç olduğuna dikkat çeken İzol, ancak son dönemlerde yaşanan gelişmelerle bu gücün zorlanmaya başladığını, yerel basının artık can çekişip bitme noktasına geldiğini söyledi.
Resmi İlan ve Reklam Yönetmeliği’nin sektörü oldukça zorlayıcı yaptırımlar içerdiğine işaret eden İzol, “Bu anlamda düzenlenen toplantı oldukça kıymetli. Konuşulan sorunlar komite tarafından rapor haline getirilip MTSO Yönetimine sunulacak. Oradan da TOBB’a iletilecek. Bu nedenle sorunlarınızı net ve doğru şekilde ortaya koymanız önemli” ifadelerini kullandı.
Çakır: “Özgür basın için güçlü ekonomi şart”
MTSO Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Sefa Çakır ise özgür bir yerel basın için özellikle ekonomik açıdan güçlü basın kuruluşları gerektiğine dikkat çekti. “Hiçbir sektörde hiçbir girişimci bir sihirli değnek değsin de bizi güçlendirsin diye bekleyemez” diyen Çakır, şunları söyledi:
“Ben de meyve sebze sektöründe faaliyet gösteriyorum. Sektörümüzde yaklaşık 2 bin ihracatçı var. Kendi içimizde rekabet etmemizden dolayı hem para kazanamıyoruz hem kalite düşüyor. Bir dış göz olarak basında da bunu gözlüyorum. Küçük olsun benim olsun demek yerine birleşerek güçlü, kaliteli ve etkin olabilmeliyiz. Birçok gazetenin ekonomik olarak sıkıntıda olduğunu görebiliyorum. Ama özgür olmak, her istediğimizi yazabilmek istiyorsak ekonomik gücümüz de olmalı.”
Aksoy: “MTSO Dijital Medya Platformunu hayata geçirmeyi öngörüyoruz”
MTSO 29 No’lu Meslek Komitesi Meclis Üyesi Görkem Aksoy ise konuşmasına medya sektörüne ayna tutarak başladı. “Kendimizi bu alanda öncelikli olarak masaya şu sorularla yatırmalı ve yüzleşmeli, yeniden bakmalıyız diye düşünüyorum” diyen Aksoy şunları söyledi:
“Biz işimizin, ne kadar değerli olduğunu, hangi kalite derecesinde olduğunu biliyor muyuz? Bunu artırmak için çabalıyor muyuz? Adanmışlığında ve ciddiyetinde miyiz? Ki medya sektöründe çalışma ve çabalarımızın idealizmin maddi, manevi karşılık bulma ve bulmamaya dair dertli olduğumuz noktalarında ciddiyetle ve saygınlıkla karşılanabilmeyi bekliyor olmalıyız.”
Türkiye ve Mersin özelinde medya ve haberler aracılığıyla ulusal ve uluslararası arenada gerçekleştirilmekte olan iletişim yöntemlerinin 3’üncü sayfa niteliklerinden üst çapaya çıkarılması gerektiğini kaydeden Aksoy, “Bütün haber, reklam, bilgi ve araştırma aktarımlarının kalitesi ve sağlıklı yönetimlerinin olması demek, itibarının ve arz taleplerinin çizgilerini belirleyen, dikkate alınarak önemsenmesi gereken noktalardan biridir” dedi.
Komite çalışmalarına da değinen Aksoy, önümüzdeki süreçte gelen taleplere göre profesyonel eğitimlere başlayacaklarını bildirdi. MTSO bünyesinde bir MTSO Dijital Medya Platformunu hayata geçirmeyi öngördüklerini de kaydeden Aksoy, “Daha proaktif, daha profesyonel, daha güçlü iletişimsel kodlarını iş dünyası ve halkla buluşturabilme yolculuğu temel amacımız olacaktır” ifadelerini kullandı.
Tepe: “Demokrasi için gazeteci, gazeteci için de demokrasi lazım”
Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Kaya Tepe de Resmi İlan ve Reklam Yönetmeliği’ne değindi. En başından itibaren çalışmaların içinde yer aldıklarını ve gerekli uyarıları yapmalarına rağmen yönetmeliğin yine itiraz ettikleri maddeleri bünyesinde barındırarak yürürlüğe alındığını bildiren Tepe şunları söyledi:
“Bu yönetmelik belli bir ayrım yapılması, sektöre nitelik kazandırılması için gerekliydi ama düzenleme yapılırken dikkat edilmesi gereken hiçbir şeye dikkat edilmedi. Birçok arkadaşımızı getirilen yükümlülükler zorluyor. Hatta yönetmelik içinde yazılan yazılar, yapılan haberlerin suç olma ihtimaline karşı tedbirler de yer alıyor. Ama neyin suç olabileceği belirtilmiyor. Bu madde şu an için kullanılmadı ama önümüzdeki süreçte basın özgürlüğünün ihlali adına çok ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkabilir.”
Dijitalleşmenin etkisiyle yeni medya düzeni başladığına da değinen Tepe sözlerini, “Bu platformda herkes kendisini çok iyi gazeteci hissediyor ama biz bu işin bu kadar basit olmadığını söyledik. Gerçek gazeteciler kamuya doğru haber ulaştırmak için 7 gün 24 saat çalışıyor. Gazetecilikle hiç ilgisi olmayan kişiler ise bu pastadan pay almak istiyor. Biz, gerçek gazetecilerin desteklenmesini istiyoruz. Eğer demokrasi diyorsak bu demokrasinin yaşaması için basının yaşaması önemli. Gerçek gazetecilik yapanlara pozitif ayrımcılık sağlanmalı. Demokrasi için gazeteci lazım ama gazeteci için de demokrasi lazım” diye tamamladı.