Bir önceki dönem kazandığı milletvekilliğini, yurtdışı oylarıyla kaybeden Mersin’n sevilen ve sempatik kadın adayı Av. Zaimoğlu 28. Dönem Mersin Milletvekilliği aday adaylığı açıklaması aynen şöyle:
“Ülkemizin zorlu bir süreçten geçtiği şu günlerde, 10 ilimizin etkilendiği Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza şifa, acılı ailelerimize sabır diliyorum. Depremin acı izleri hep kalacak olsa da yaralarımızı birlikte sarıp birlikte iyileşeceğiz.
Son 20 yılda gerçekleşen maden kazaları, orman yangınları, sel ve deprem felaketlerinde yaşayarak gördük ki, hükümetin ülkemiz için olası bu felaketlere ilişkin bir hazırlığı, yeterli teknik ekipmanı, devletin hayati kadrolarında olması gereken liyakatı yoktur, kriz çözme kabiliyeti hiç yoktur. Eş dost odaklı kurumsallaşmanın üzerine kendini inşa eden iktidar, acziyetini gizlemek için depremlerde, belediyelerimizin, sivil toplum kuruluşlarının ve gönüllülerin gösterdiği kollektif çaba ve dayanışmaya karşı kutuplaştırıcı, ayrıştırıcı ve engelleyici bir tavır sergilemiş, yaşanan derin acı ve çaresizlik karşısında eleştiride bulunanlara parmak sallamış, “not alıyoruz” şeklinde tehdit etmiştir. Ancak iktidar da şunu bilmelidir ki, göçük altında bağıra bağıra ölenleri bizler de kalbimize beynimize yazdık. Depremzedelere halen çadır, barınma, tuvalet, duş gibi asgari yaşam koşulları sağlayamayanları, ölülerine kefen dahi veremeyenleri de biz not aldık.
Yaşanan depremler sonucu yoğun ve zorunlu bir göç alan, nüfusu yaklaşık yüzde 40 oranında artan, bu nedenle özel bir statü-destek verilmesi gereken Mersin’in sesine kulak vermeyen iktidar, Mersin’i ve Mersin’e göç eden depremzedeleri duymazdan gelmiş, gözden çıkarmıştır. Mersin Büyükşehir ve ilçe belediye başkanlarımız bir yandan deprem bölgesine yardım ve desteklerini sürdürürken bir yandan Mersin’e göç eden depremzedelerin yaşamlarını sürdürebilme koşullarını sağlamaya çalışmaktadır.
Mersin, aldığı bu göçle sosyal-ekonomik bir afetin, bir krizin eşiğindedir. Bu krizin çözümü, Mersin’i görmezden gelen iktidar ile değil, deprem felaketinin başından beri deprem bölgesinde depremzedelerin yarasını sarmaya çalışan CHP’nin önderi olduğu Millet İttifakı’nın iktidarı ile mümkün olacaktır. İktidar şunu bilmelidir ki, Mersin’de yaşayan herkes bu durumu belleğine not etmiştir.
“Sadece yaşanan bu felaketlerle değil, toplumca yaşadığımız derin yoksulluk ve ekonomik kriz ülkemizin yönetilemediğini, siyasallaşan adalet sistemi ile de çöktüğünü göstermektedir. Tek adam rejiminin sosyal-siyasal-hukuksal ve ekonomik alanda yarattığı derin tahribatı onarmak, Cumhuriyet’in temel ilkeleri ile yoğrulmuş, laik-sosyal-demokratik hukuk devletini yeniden inşa etmek, parlamenter sistemi yeniden tesis etmek ve güçlendirmek, tek adam rejimini sandığa gömüp halkın iktidarını kurmakla mümkün olacaktır.
Eşsiz öngörüsü ve stratejisi, barışçıl ve birleştirici siyaset anlayışı ile, 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde ülkemize baharı getiren Genel Başkanımız ve 13. Cumhurbaşkanı Adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun çabaları ve liderliği ile oluşan Millet İttifakı geleceğimize umut, hazırlanan Anayasa ve ortak politikalar metni ise ülkemizi kurtaracak yol haritası olmuştur. Bu yol haritası ve demokrasi güçlerinin birleşmesi ile 14 Mayıs’ta kurulacak olan “Halkın Ahlakın ve Adaletin İktidarı” bu umudu gerçeğe taşıyacaktır.
Bu yolda, kuruluşun ve kurtuluşun partisi Cumhuriyet Halk Partisinin bir çok kademesinde görev alan bir emekçisi, Cumhuriyet’e sevdalı, Ata’sına yürekten bağlı bir kadın olarak, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında, yeniden parlamenter sisteme geçişin bir neferi olmak istiyorum. Ezilen, horlanan, şiddet ve taciz gören kadının, çocuğun, umutlarını hayallerini yurt dışında arayan gençlerin sesi olmak istiyorum. Talan edilen doğanın, hak ve adaletin savunucusu, mazlumun ve mağdurun, darda ve zorda olanın temsilcisi olmak istiyorum. Akıl, bilim, hukuk ve demokrasi ile yönetilen bir Türkiye idealimi gerçekleştirmek istiyorum.
Bu nedenle, 2018 seçimlerinde Mersin seçmeni tarafından milletvekili seçilen, ancak (Mersin’de yaşamayan yurt dışı seçmenlerinin oylarıyla düşürülen) bir vekil adayı olarak, yarım kalan bu hikayeyi tamamlamak, vatanıma ve milletime hizmet etmek, doğduğum, büyüdüğüm ve yaşadığım tüm sorunlarını bildiğim Mersin’i, TBMM’de hak ettiği şekilde temsil etmek ve sorunlarını çözmek için 28. Dönem Mersin Milletvekili aday adaylığımı Mersin kamuoyunun bilgisine saygılarımla sunuyorum.”
kaynak:gazete sağlam