Deprem felaketinde, askerin zamanında yardım faaliyetlerine katılamaması nedeniyle can kaybının arttığı iddiasının Kızılay Başkanı tarafından da dile getirildiğini kaydeden Özel, “Kızılay Başkanı normalde bunu söylese başına neler gelir? Ya da bir ülkede böyle bir durumda askeri çıkarmayanın başına neler gelir? Ama hepsi susuyorlar. Neden? Bu ülkedeki insanlar birbirine acıları ve matemleri üzerinden bağlı ya, bunlar da günahları üzerinden bağlı. Birbirlerine suçları üzerinden göbekten bağlı bunlar. O yüzden kimse kimseyi ele vermez” ifadelerini kullandı.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP’li Mersin Büyükşehir Belediyesi, Yenişehir Belediyesi, Mezitli Belediyesi ve Tarsus Belediyesinin depremzedelerle ilgili çalışmalarını incelemek üzere Mersin’e geldi.
Belediyenin tahsis ettiği barınma merkezlerinde kalan depremzedelerle görüşen Özel, daha sonra CHP Parti Meclisi üyesi Ali Mahir Başarır, İl Başkanı Koral Ömür, Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan, önceki dönem Mersin Milletvekili Serdal Kuyucuoğlu ve önceki dönem il başkanı Adil Aktay ile birlikte parti binasında basın toplantısı düzenledi.
“DEPREMZEDELERİN PROTESTOLARINDAN KORKUYORLAR”
Mersin Valiliğinin, depremle ilgili her türlü eylem ve etkinliği 15 gün süreyle yasaklamasına değinen Özel, “Emin olun bu yasaklar Mersin Valiliği ile birlikte Türkiye’nin pek çok yerinden gelecek. Neden geliyor? Dün Sayın Bahçeli Elbistan’a gitmiş, Elbistan’da isyan var. 2009’de Elbistan’a il olma sözü vermişler, sözlerini tutmamışlar. Depremde Elbistan çökmüş. Elbistan bir başına kalmış. Çok kısıtlı imkan, çok kısıtlı araç. Diyorlar ki biz il olsaydık, o kaybettiklerimizin çok büyük kısmını kurtarırdık. 5 kişi gittiyse dördünü kurtarırdık. Seslerini duya duya, insanlar ağlaya ağlaya, inleye inleye öldüler. Elbistan’ı niye il yapmadınız diye bağırıyor vatandaş. Sayın Bahçeli dönmüş sen konuşamazsın, sukunete ihtiyaç var, atın bunları, indirin onları… Devlet Bey’in yanında Süleyman Soylu’nun karizması çizilince, çok destek aldıkları yerde bu protestolar yaşanınca atın bunları diyorlar, tepki gösteriyorlar. Bu yasak da bu protestolar yayılmasın diye. Belli ki Mersin’e ziyarete gelecek beyler yine. Buraları dolaşacaklar. Aman bizim bugün gördüğümüz isyan oluşmasın, görülmesin diye gözdağı veriyorlar. Ama şunu söyleyelim depremzedenin isyanı, haklı tepkileri, öyle Devlet Beyin keyfi olsun diye, Süleyman Bey’in talimatıyla, valilinin imzasıyla durdurulabilecek gibi değil. Yaralara merhem olursanız durur” dedi.
“BİRBİRLERİNE SUÇLARI ÜZERİNDEN GÖBEKTEN BAĞLI BUNLAR”
Görüştükleri depremzedelerin CHP’li belediyelere Allah razı olsun dediklerini ifade eden Özel, “Gelin bakalım, ülkeyi yönetenlere ne diyorlar. Bizi perişan ettiler diyor. Üç gün boyunca devlet yoktu diyor. Üç gün boyunca devlet yoktu, asker yoktu eleştirilerine Kızılay Başkanı ne yanıt verdi, hepimiz gördük” diye konuştu.
Kızılay, başkanının toplum vicdanında birçok suçtan sanık olduğunu vurgulayan Özel, “Ama bir konuda da tanık sıfatıyla konuşuyor. Eleştiriler çok olunca şöyle diyor. Sen seviye 4 alarm vereceksin, kendi askerini içeride tutacaksın. Askerle sivilin birlikte çalışacağı organizasyonu geçmişte koparmışsın diyor. EMASYA vardı ya. Bunlar asker fırlar da darbe yapar diye onu kaldırdılar. Şimdi Kızılay Başkanı diyor ki, asker olsaydı böyle olmazdı. Kızılay Başkanı normalde bunu söylese başına neler gelir? Ya da bir ülkede böyle bir durumda askeri çıkarmayanın başına neler gelir? Ama hepsi susuyorlar. Neden? Bu ülkedeki insanlar birbirine acıları ve matemleri üzerinden bağlı ya, bunlar da günahları üzerinden bağlı. Birbirlerine suçları üzerinden göbekten bağlı bunlar. O yüzden kimse kimseyi ele vermez. Kızılay Başkanı Kerem Kınık diyor ki beni yakarsanız ben de sizi yakarım, askerin neden çıkmadığını anlatırım. Krizi yönetmek yerine algı yönetenler birbirine şantaj yapar hale gelmiş” ifadelerini kullandı.
“45 BİN ÖLÜNÜN VEBALİ DEVLETİN TAŞIYICI KOLONLARINI KESENLERE”
Özel, “Bu ülke Kızılay’ın ücretsiz vermesi gereken çadırı sattığını unutmayacak. Bu ülke, Recep Tayyip Erdoğan’ın bu ülkenin taşıyıcı kolonlarını, başta Kızılay’ı, Sivil Savunma’yı kökünden kestiğini unutmayacak. Kış geçecek, yediğimiz ayazı, karda kışta dışarıda bırakılmamız unutmayacağız. 100 bin asker talimat beklemeden, kendi afet bölgelerine ulaşsaydık, her 5 kişiden dördünü kurtarabilirdik. Bugün 45 bin kayıp verdik. 9 bin kayıp verip 35 binini kurtarabilirdik. Hepsinin vebali devletin taşıyıcı kolonlarını kesip ülkeyi enkaz altında bırakanlara” dedi.
Özel, deprem felaketinde kayıp sayısının resmen 45 bin olarak açıklansa da bazı köylerde yapılan toplu definlerin kayda girmediğini, kayıplar da eklendiğinde kayıp sayısının 70 bini bulduğunu tahmin ettiklerini söyledi.
DEPREMZEDELER NASIL OY KULLANACAK?
Özel, seçimlerin ertelenmesi ve depremzedelerin oy hakkıyla ilgili tartışmalara ilişkin soruya da şöyle yanıt verdi:
“Görüştüğümüz depremzedeler de seçimlerin zamanında yapılmasını istiyorlar. Bunu, depremden kaynaklanan sorunların bir an önce giderilmesi için istendiğini düşünüyorum. Depremzedelerin oy kullanmasıyla ilgili çalışmalar yapılıyor. İki seçenek var. Ya gittikleri yerde geçici ikametgahlarını birinci ikametgah yapıp seçmen kaydını o şehre aldıracaklar. Böyle olursa hem cumhurbaşkanlığı hem milletvekilliği seçimlerinde oy kullanabilirler. Ama kendi memleketleri için milletvekili seçiminde oy kullanmaları isteniyorsa göç ettikleri illerde, geldikleri illere göre sandık kurmak gerekecek. Bunun için kanun değişikliği gerekiyor. Seçimle ilgili kanunların 1 yıldan önce uygulanmamasıyla ilgili anayasa değişikliği gerekiyor. Milletvekili arkadaşlarımız bu konular üzerinde çalışıyorlar.”
“MERSİN’E ÖZEL STATÜ VERİLMELİ”
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, depremden sonra 400 bin dolayında göç alan Mersin’in nüfusunun 1 milyon 900 binden 2 milyon 700 bine çıktığını da belirterek, belediyelerin vergi gelirlerinden aldıkları payı düzenleyen kanunda değişiklik yapılması için kanun teklifi verdiklerini söyledi.
Özel, “2023 ve 2024 yılları için geçici bir madde önereceğiz. Bunu sadece Mersin için, Antalya için, CHP’li belediyeler için önermiyoruz. Kanunların genelliği ilkesi gereğince göçten etkilenen Konya ve Kayseri gibi AKP’li Büyükşehir Belediyelerinin de vergi paylarının artırılması kanun teklifinde yer alıyor. Burada tek bir şartımız var. Depremden etkilenen 10 şehrin payında düşme olmayacak. Mersin’e 1 milyon 900 bin nüfusa göre değil, 2 milyon 700 bin nüfusa göre pay aktarılması gerekir. Ancak bu yük sadece vergi payının artırılmasıyla hafiflemez. Mersin’e özel bir statü ile destek verilmesi de gerekir” dedi.