Koronavirüs salgınıyla birlikte geleceğe yönelik öngörü yapmakta zorlandıkları söyleyen Özdemir, “Son iki yıldır daha önce hiç yaşamadığımız ve geleceğe yönelik öngörü yapmakta zorlandığımız bir süreç yaşamaktayız. Tedarik zincirindeki kırılmalar ve küresel olarak artan enflasyon ortamı ülke ekonomilerini olumsuz etkiledi. Bu dönemde enerjiden emtiaya, hammaddeden lojistik maliyetlere kadar fiyatların arttığına şahit olduk. Bu tablo ülkemiz ekonomisine de yansıdı ve 2021 yıl sonu ekonomik göstergelerimiz hedeflerin uzağında kaldı. Buna karşın Devletimiz tarafından uygulanan destekleyici tedbirlerin katkısıyla yılın üçüncü çeyreğinde Türkiye ekonomisi yüzde 7,4 büyüme kaydetmiştir. Dış ticaret tarafında ise ülkemizin ihracat hacmi 225 milyar dolar seviyesine ulaşmıştır” dedi.
“GIDA SEKTÖRÜ MERSİN EKONOMİSİNİN ANA OMURGASI”
Mersin ekonomisinin ana omurgasını tarım ve gıda sektörünün oluştuğuna dikkat çeken Özdemir, “Mersin ekonomisi açısından incelendiğinde, kentimiz TİM verilerine göre 2021 yılında ihracatını geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 28 artırarak 2,6 milyar dolara taşımıştır.
Gerçekleşen bu ihracatın yüzde 38’ini oluşturan Irak, Rusya, Almanya, Suriye ve Mısır en önemli ihraç pazarlarımız oldular.
Mersin ekonomisinin ana omurgasını tarım ve gıda sektörü oluşturmaktadır. Kentimizin ihracatının yaklaşık yüzde 70’lik bölümü tarım ve gıda ürünlerinden gelmektedir” dedi.
“390 MİLYON DOLARLIK İHRACAT GERÇEKLEŞTİRDİK”
Türkiye genelinde narenciye üretiminde ilk sırada olduklarını belirten Özdemir, “Mersin, 688 milyon dolarlık ihracat hacmi ile ülkemizin yaş meyve ve sebze ihracatında ilk sırada bulunmaktadır. 697 milyon dolarlık ihracat geliri ile de Hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri ihracatında üçüncü konumdadır.
Yaş meyve ve sebze sektöründe Mersin’e bu güçlü konumunu kazandıran en önemli ürün grubu narenciyedir. AKİB verilerine göre narenciye ihracatında birinci sırada olan kentimiz 365 milyon dolarlık gelir ile Türkiye narenciye ihracatının yüzde 39’unu karşılamaktadır.
Hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektöründe ise Mersin açısından öne çıkan ürün grubu bakliyattır. Kentimiz 390 milyon dolar ihracat ile ülkemiz bakliyat ihracatının yüzde 77’sini gerçekleştirmektedir. Ve narenciyede olduğu gibi Türkiye genelinde ilk sıradadır” diye konuştu.
“ÖNCELİKLİ VAZİFEMİZ EKONOMİYE KATKI SUNMAKTIR”
2022 yılından beklentilerini dile getiren Özdemir sözlerine şu şekilde devam etti;
“2022 Yılında öncelikli temennimiz salgın sürecinin sona ermesi, ekonomik açıdan belirsizliğin ortadan kalkarak öngörülebilirliğin artıp istikrar ortamına dönüşmesidir.
Diğer yandan, arzu ettiğimiz bu ortamın sağlanmasına yönelik Devletimizin özellikle son dönemde uygulamaya koyduğu yeni politikaların hedefine ulaşmasını umuyoruz.
İş dünyası olarak her zamankinden daha fazla çaba göstermemiz gereken bu dönemde üretmeye, yatırım yapmaya, ihraç etmeye ve istihdam sağlamaya devam ederek bu sürece katkı sunmak en öncelikli vazifemizdir.
kaynak:mersin yaşam
Kent ve ülke olarak daha fazla kalkındığımız, sağlık ve refah seviyemizin arttığı, birlik ve beraberlik ruhunun hüküm sürdüğü bir yıl geçirmemizi diliyorum.”