Başkan Seçer, Mersin Valisi Ali İhsan Su ve Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Fuat Gedik ile birlikte Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün anıtına çelenk sundu. Seçer, programın devamında kent protokolü ile beraber Kültür Merkezi Şeref Salonu’nda tebrikleri kabul ederek, Cumhuriyet Meydanı’nda sürdürülen töreni izledi. Başkan Seçer, Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen törene eşi Meral Seçer ile birlikte katıldı. Törende Mersin Valisi Ali İhsan Su ve eşi Zeliha Su ile Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Fuat Gedik’in yanı sıra kent protokolü, gaziler ve vatandaşlar da yer aldı.
“Bize böyle güzel bir ülkeyi miras bıraktılar”
30 Ağustos’u laik Türkiye Cumhuriyeti’nin kilometre taşlarının döşenmeye başlandığı en önemli günlerden biri olarak gördüğünü belirten Başkan Seçer, başta Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere ulusal kurtuluş mücadelesinde emek vermiş, mücadele etmiş şehitleri ve gazileri saygıyla andı. “Bize böyle güzel bir ülkeyi miras bıraktılar” ifadesini dile getiren Seçer, “Bizler de o güzel mirasa sahip olmak için, daha da değer katmak için var gücümüzle bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da çalışma durumundayız. Bizim bakış açımız belli. Bizler Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bundan 100 yıl önce dünya konjonktüründe, bölgesel dengelerde Türkiye’nin o günkü sosyo-ekonomik koşullarında çok önemli işler gerçekleştirdiğinin, başardığının, bunu tüm Türk milletiyle yaptığının bilinci içerisindeyiz. Bunu önemli, değerli buluyoruz. Her geçen gün de bunun önemli ve değerli olduğunu, bizden sonraki kuşaklara anlatmanın sorumluluğunu hissediyoruz. Her ne kadar bu değerler unutulmaya çalışılsa da güneş balçıkla sıvanmıyor” dedi.
“Cumhuriyet ile beraber demokrasi deneyimimizde çok önemli bir yol alınmıştır”
Geleceğe miras bırakılan bu değerlerin yükselen bir değer haline dönüştürülmesi gerektiğini söyleyen Seçer, bu görevin seçilmişlere düştüğünü vurguladı. Seçer, “Burada millet iradesi esastır, milletin iradesinin ortaya çıkarttığı sonuç, anlayış bu ülkeyi yöneten anlayıştır. Ama bu anlayışın da Türkiye’nin belirli temel prensiplerine, ilkelerine bağlı olarak bu yönetim anlayışını sürdürme zorunluluğunda olduğunu ifade etmek isterim. İşte burada da hukuk devleti anlayışı, anayasaya bağlılık ortaya çıkıyor. Yapılan yasaların, verilen kararların kanunlara ve anayasaya uygunluğu ‘acaba’ dedirtecek noktalardaysa işte burada demek ki bir sorun var. Şu an Türkiye’de yaşanan da tamamen bu” diye konuştu.
Başkan Seçer, bir asırlık Cumhuriyet deneyimi olan Türkiye’nin demokratik bir ülke olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İkinci yüzyıl diyelim, çünkü bir yüzyılı geçirdik. Bu önemli. Bir asır Cumhuriyet deneyimimiz var. Demokrasi deneyimimiz çok daha geriye gider ama Cumhuriyet ile beraber demokrasi deneyimimizde çok önemli bir yol alınmıştır. İkinci yüzyılda bizim yapacağımız geriden gördüklerimizi olumlu ya da olumsuz, ülkemiz adına siyasal, toplumsal, ekonomik, dünya ilişkileri; bütün alanlardaki deneyimlerimizi göz önüne alarak daha çok vizyon ortaya koyacak çalışmalar gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bu vizyonu ortaya koymamız gerekiyor. Ben Belediye Başkanı olarak; Bakan, Bakan olarak; Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanı olarak bütün seçilmişlere bu görevler düşüyor. Tabii ki yürütmenin sevk ve idaresi altındaki bürokrasinin de yani devlet kurumlarının da kamu kurumlarının da bir kamu kurumu hüviyetinde orada da temel yasalar, prensipler çerçevesinde bu vizyona eşlik etmeleri gerekiyor. Üzülerek ifade edeyim bir kamu yöneticisi olarak; günümüzde bütün bunların sorgulanmasına bütün bunların gözden geçirilmesine ihtiyaç var.”
“Geçmişini unutan bir millet, geleceğini asla kurgulayamaz”
Ulusal bayramların eskiye nazaran sönük geçmesi ile ilgili de konuşan Başkan Seçer, bu konuda tek taraflı eleştiride bulunmanın doğru olmadığını vurguladı. Seçer, “Toplumun geçmişine, mazisine, değerlerine sahip olması yönünde daha duyarlı olması gerektiğini düşünüyorum. Bunlar bizim olmazsa olmazlarımız. Geçmişini unutan bir millet, geleceğini asla kurgulayamaz” dedi.
“İkinci yüzyılımızda yeniden şekillendireceğimiz Türkiye’de hangi alanlar varsa bunun başlangıcının verildiği tarih, 1 Nisan 2019’dur”
Mersin Valiliği’nin düzenlediği törenin ardından Cumhuriyet Meydanı’nda, Cumhuriyet Halk Partisi Mersin İl Örgütü’nün gerçekleştirdiği törene de katılan Başkan Seçer, burada da önemli açıklamalar yaptı. Birinci yüzyılında Cumhuriyet’in çok önemli badireler atlattığını belirten Seçer; toplumsal, siyasal, ekonomik, bölgesel çok önemli olaylar yaşadığını söyledi. Türkiye’nin hukuk devleti anlayışından hızla uzaklaştığını ifade eden Seçer, “Türkiye’de insan haklarının, ifade özgürlüğünün, refahtaki adaletli dağıtımın sorgulandığı 2021 yılı ortamında, Türkiye Cumhuriyeti’nde bizler bu ülkenin ulusal kurtuluş mücadelesi veren, partimizi kuran bu kadroların bizlere miras bıraktığı bu davada şu anda gecemizi gündüzümüze katarak çalışma sorumluluğu içerisindeyiz. Çok önemli bir fırsat yakaladığımızı sizlere tekrar hatırlatmak istiyorum. 31 Mart seçimleri ile Türkiye’de en önemli kentlerin hem nüfus sayısı bakımından, hem ekonomik büyüklük bakımından, hem siyasal, hem kültürel, hem sosyal özellikler bakımından kentleri yöneten belediye başkanları Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanları. İkinci yüzyılımızda inşa edeceğimiz, tadilat yapacağımız, restore edeceğimiz, yeniden şekillendireceğimiz Türkiye’de hangi alanlar varsa bunun başlangıcının verildiği tarih, 1 Nisan 2019’dur” dedi.
“Biz barış, kardeşlik, birlik, beraberlik yanlısıyız”
Başkan Seçer, son olarak şunları söyledi:
“Belediye Başkanınız olarak Cumhuriyet Halk Partililiği kanımın en derinlerine kadar hisseden, Cumhuriyet Halk Partili bir belediye başkanı olarak bugüne kadar olduğu gibi sizlerle beraber bundan sonra da Mersinimize hizmet edeceğiz; Toros dağlarından Akdeniz’e, Anamur’dan Tarsus’a kadar. Bunun da tüm halkımız tarafından böyle bilinmesini istiyoruz. Hepimiz kardeşiz. Mersin Türkiye’nin siyasal, kültürel, toplumsal her renginin bir potada eridiği bir renk cümbüşü. Bu değere sahip çıkmamız lazım. Bayramımız kutlu olsun. İnşallah bir daha Allah, bizlere savaş meydanlarında zafer kazanma ihtiyacı duyurmasın. Biz barış yanlısıyız. Biz kardeşlik, birlik, beraberlik yanlısıyız. Bizi sevgi kurtaracak.”