Başkan Seçer: “Ramazan Ayı’nda Türkiye’nin En Ucuz Pidesini Vatandaşlarımıza Ulaştırıyoruz”
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 2021 yılı Nisan ayı toplantısının ikinci birleşimi, Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapıldı. Başkan Seçer, Ramazan Ayı boyunca haftanın 7 günü, 3 ilçenin 3 mahallesinde ücretsiz yemek dağıtımı yapılacağını duyurarak, “Ramazan Ayı’nda Türkiye’nin en ucuz pidesini vatandaşlarımıza ulaştırıyoruz” diye konuştu. Toplantıda, parkların yer tahsisi, sahillerin kullanım yetkisi, gemilerin sintine sorunu gibi konular da gündeme geldi.
“Her gün 3 ilçemizin 3 mahallesinde ücretsiz yemek dağıtımı yapacağız”
Meclis’te komisyonlara havale edilen 6, idareden gelen 10 ve gündem dışı 1 madde olmak üzere toplam 17 madde görüşüldü. Başkan Seçer, bereketiyle dayanışmanın, paylaşmanın, hoşgörünün en güzel günlerinin yaşandığı Ramazan Ayı’nın ilk günü dolayısıyla iyi dileklerini ifade ederek, pandemi nedeniyle Ramazan’ı buruk karşıladıklarını söyledi. Başkan Seçer, sözlerine şöyle devam etti:
“Salgın ve her türlü kötülüğün bir an önce son bulmasını tüm kalbimle yüce Allah’tan niyaz ediyorum. Geçmiş Ramazanlarda olduğu gibi bu yıl toplu iftar sofraları kuramayacağız ama 21 noktada Mahalle Mutfaklarımız hizmete devam edecek. Ayrıca bugünden itibaren Ramazan Ayı boyunca hafta sonu da dahil olmak üzere her gün 3 ilçemizin 3 mahallesinde ücretsiz yemek dağıtımı yapacağız. Bugün ilk dağıtımlarımız Tarsus’ta Barbaros, Akdeniz’de 3 Ocak ve Toroslar’da Akbelen Mahallesi’nde olacaktır. Günlük yaklaşık 5 bin yurttaşımıza bu yemek ikramlarımızı gerçekleştireceğiz. Yine bu Ramazan Ayı’nda Türkiye’nin en ucuz pidesini vatandaşlarımıza ulaştırıyoruz. MER-EK’in ürettiği 400 gram pide 1,50 TL olarak Halk Ekmek büfelerinde satışa sunulmuştur. Ayrıca ihtiyaç sahibi ailelerimize her Ramazan Ayı’nda olduğu gibi gıda kolilerimizle de destek olmaya devam edeceğiz. Bu mübarek ayın başta Mersinimiz ve ülkemiz olmak üzere tüm dünyaya sağlık, huzur, bolluk ve bereket getirmesini diliyor, hepinize saygılar sunuyorum.”
Meclis üyelerinin gündem dışı konuşmaların Meclis toplantısının başında değil sonunda olması talebiyle ilgili değerlendirmede bulunan Başkan Seçer, gündem dışı konuşmaların TBMM’de de Meclis’in gündemine geçilmeden önce yapıldığını hatırlattı. Bu sayede gündemin yoğunluğuna geçilmeden önce Meclis üyelerinin kendi bölgeleriyle ilgili konuları iletmesi ve kamuoyu ile paylaşmasına katkı sunulduğunu ifade eden Seçer, “Burada aslında bana yurttaşlardan da gelen bir anlamda bir talebi dile getirdim. Neden? Biz bu bölümü son ana bıraktığımız takdirde toplantıyı açtığımız Meclis üyesi sayısının beşte biri ile bu görüşmeleri yapıyoruz. Özellikle uzak ilçelerden gelen Meclis üyelerimiz Meclis kapanmadan Meclis’i terk ediyorlar. Daha fazla yarar sağlayacağını düşündüğüm için bundan birkaç toplantı önce gündemi bu şekilde düzenlemiş oldum. Bundan ibarettir ama tekrar bu konuda ben Başkan olarak, idare olarak bir değerlendirme yapma şansına sahibiz” diye konuştu. Seçer, pandemi döneminde Meclis’te zamanın etkili ve efektif kullanılması için gündem dışı konuşmaların 5 dakika ile sınırlandırılabileceğini söyledi.
“Sahiller halkın malıdır”
Başkan Seçer, Meclis’te kendisine yöneltilen sorulara da cevap verdi. Seçer, sahillerle ilgili yapılan değerlendirmeler hakkında şunları söyledi:
“Sahiller halkın malıdır. Hazine’nindir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın uhdesindedir ama bunu vatandaş bilmez. Vatandaş şunu biliyor: ‘sahilleri pislik götürüyor, belediyeler nerede?’ Doğal alanlar var, oraya tesisleşme yapılamıyor, kaplumbağa yumurtlama alanları ya da doğal hayatı koruma alanları. Oralarda vatandaşlar denize giriyor, bu imkânı buluyor ama duş alamıyor, affedersiniz bir WC yok. Bunları tabi ki belediye başkanından istiyor. Bu ilçe belediye başkanı, büyükşehir belediye başkanı. Siz herhangi bir tahsis izni olmadan çivi dahi çakamıyorsunuz. Özellikle Mezitli bölgesi içler acısı. Orduevi’ne kadar olan bölüm. Dönemin güvenlikçi bakış açısı böyle bir yapılaşmaya izin vermiş. Deniz orada kesiliyor, ondan sonrası dönüp ilerden tekrar sahile inebiliyorsunuz. Onun da gözden geçirilmesi lazım. Örneğin ben geçtiğimiz günlerde Mezitli’de Pompeiopolis bölgesinde sahilde hafta sonuydu, bisikletle arkadaşlarla gezerken orada birkaç karavan gördüm, yani gerçekten üzüldüm. Neden? Mersin’de çok daha güzel bir karavan konaklama yeri olabilir. Turizm medeniyet bir anlamda. Gerçekten kültürler arası geçiş. Farklı medeniyetlerin birbirini görmesi, tanıması. Hani turizme önem veriyoruz, belediyeler ne yapıyor, bir şey yapmıyor diye de hayıflanıyorlar. Ya da bir yerde bir işlem yapacaksınız yine tahsis istersiniz, özellikle son 1.5 yıldır çok büyük zorluklar çekiyoruz arkadaşlar. Bunu kabul etseniz de etmeseniz de.”
“2 yıl önceki Atatürk Parkı ile şu anki Atatürk Parkı bir değil”
Bozyazı ve Anamur’un Toptancı Hali isteğini hatırlatan Başkan Seçer, şunları söyledi:
“Gerçekten muazzam ekonomiye katkıları var. Tarım geliri yüksek 2 kentimiz. Biz projeyi bitirdik, çok emek verdik. Gittik, geldik, konuştuk, toplandık, belediye başkanlarımızla konuştuk. Yani tahsis alamıyoruz. Bu söylediklerimizi lütfen kayıtlara alın, araştırın, biz mi doğruları konuşmuyoruz, bir yerde vatandaşı, sizi mi yanıltıyoruz? Bizim de birçok taleplerimiz, işte geçen gün de söyledim, Atatürk Parkı, Kültür Park… Atatürk Parkı’nda proje yaptık. Biz dokunmadan önce, yani her şey biz gelince mi değişti? Elbette değil ama birçok şeyi de düzeltmeye çalıştık ve muvaffak olduk. 2 yıl önceki Atatürk Parkı ile şu anki Atatürk Parkı bir değil. Yani gidip çocuklarınızla rahat gezebilirsiniz. Ama daha önceden çok nahoş durumlar vardı. Kültür Park da aynıydı. Zar zor 2 yıllık ön tahsis aldık. Şimdi projeler devam edecek, tahsis süresi bitti. Yine bir çivi çakamıyoruz. Biz bu şekilde kentlere hizmet edemeyiz. Davul bizim kucağımızda, tokmak bir başkasının elinde. İstenen yasadışı bir şey değil. İstediğimiz kamu kurumu, isteyen kamu kurumu, yarar kamu yararı. Şimdi bunları da bizim burada konuşmamız lazım. Sizlerin de iktidara mensup Meclis üyeleri olarak bizlere yardım için çaba göstermeniz lazım. Burada birbirimizi bir şekilde zor duruma sokma vesaire gibi bir anlayışımız da yok. Bunu da bilmenizi istiyorum.”
Atatürk Parkı ve Kültür Park’ta her türlü düzenlemeleri yaptıklarını yineleyen Seçer, “ Yürüme yolunu düzenledik, temizledik. Oraya güvenlik verdik, temizlikçi verdik, tuvaletini yaptık, her şeyini yaptık. Ama üzerine bir şeyler yapmak istiyoruz. Şu anda proje hazır, ihaleye çıkamıyoruz. Siz de bilirsiniz. Tahsisi olmayan bir Hazine arazisini ihaleye çıkarmam mümkün değil. Onun için bizi engelliyor diyorum” dedi. Tahsisle ilgili başvurularını nezaketle takip ettiklerini vurgulayan Seçer, “Ama bunların bize verilmesi sanki iktidarın CHP’li belediyelere ya da belediyelere topyekûn bir lütfu gibi algılanmasın. Bu halkın malı. Ben de halkı temsil ediyorum. Bu talepler doğaldır. Umut ediyorum en kısa sürede bu sorunların üstesinden geliriz” diye konuştu.
Teknelerin atık ücretlerinde indirim kabul edildi
Meclis’te gemilerden alınan atıklar ve atık kontrolü konusu da görüşüldü. Ücret tarifelerinde indirim yapılmasını kapsayan madde oy birliğiyle kabul edildi. Teknelerden, balıkçı teknelerinden ve yüzer teknelerden atıklarla ilgili bir ücret aldıklarını belirten Başkan Seçer, kabotaj hakkı indiriminden dolayı ücretlerin restoran olarak faaliyet gösteren yüzer teknelerden yüzde 25, balıkçı tekneleri ve yatlardan da yüzde 50 indirim yapılarak alındığını belirtti.
Başkan Seçer, özellikle yüzer tekneleri kapsayan ücret tarifesi indirimiyle ilgili şu açıklamalarda bulundu:
“Şimdi bunların sintineleri ya da istenmeyen malzemeleri denize boca etmelerini önlemek için bir de oradaki özellikle bu restoran teknelerin sahiplerinin talebinden yola çıkarak bir düzenleme yaptık. Bu indirimlerin üzerine, bu indirimden sonra yani kabotaj hattı olmasından dolayı yaptığımız indirimlerin üzerine bir de yüzde 40 daha indirim yapma kararı aldık. Burada tabi gemilerin faaliyetleri esnasında bizim amacımız oluşan atıkların atık kabul tesisine verilmesine teşvik etmek. Diğer bir konu da atıkları en fazla azami şekilde toplayalım ve yasadışı atık boşaltmanın da bir anlamda önüne geçelim diye bu çabalarımızla da denizi, doğayı koruyabilir miyiz? Bu indirimin de temelinde bu yatıyor.”
Büyükşehir’e sintine ve atıkları bertaraf edecek tesis için yer verilmedi
Denizde çok sık denetim yapmalarına rağmen denizlerin kirletildiğini ve bunu daha iyi kontrol altına almak istediklerini vurgulayan Seçer, “Ben daha önce bu konu ile ilgili Meclis kararı da aldım. Gemilerden sintineleri biz toplayalım. Bu aldığımız sintineleri, atıkları bertaraf edecek bir tesis kuralım. Bunun geliri de son derece iyi. Şu anda MIP yiyor onu. Bu taraftan az kazandığı için Allah yardım etsin onu da almış. Nasıl almış? Yasa açık. Diyor ki; büyükşehirler buna yetkilidir, bunu yapabilir, sintineleri toplar, bertaraf edebilir. Daha önceki yönetimler yapmamış bunu ama biz yapmak istiyoruz. O boşluktan da MIP faydalanmış, Bakanlık da izin vermiş. Çünkü yapacak merci yok ama şu anda yapacak merci var. Bakın iyi açın kulağınızı, nereden tıkanıyor önümüz? Buraya sahilde bir yer bulmamız lazım. Bunu MIP’den istedik, MIP vermedi. MIP vermedi ama siz 190 dönüm yer verdiniz. Bana 5 dönüm yer vermedi. Bunları da bilmesi gerekiyor Meclis üyelerimizin. Biz Çevre Bakanlığı’ndan istedik. 6 bin 650 metrekare. Karaduvar'da. Akdeniz Belediyesi de istedi. Bize vermedi, size verdi. Bize niye vermedi, size niye verdi? Biz ne yapacaktık da vermedi, siz ne yapacaksınız daha iyi, kamu yararı olan size verdi? Buyurun bunu burada açıklayın” dedi.
“Sahilleri düzene sokmak için yetkili kurumların bize omuz vermesi lazım”
Mezitli sahillerini düzene sokmak istediklerini ancak çok büyük sıkıntılar yaşadıklarını ifade eden Başkan Seçer, “Her gittiğimizde vatandaşın tepkisi ile karşılaşıyoruz, oralar işgal altında, başımız belaya giriyor, kolluk güçleri zaman zaman yardımcı oluyor, kolluk güçlerini zaman zaman bulamıyoruz. Susanoğlu’nda da bu böyle, Kızkalesi’nde de böyle. İlk geldiğimiz yıl çok daha fazla sıkıntı yaşadık. Biz istiyoruz ki işgallerden kurtaralım, vatandaşımız gitsin oraya, aileleri ile gitsin, tertemiz olsun ama yetkili kurumların da bize omuz vermesi lazım. Hadi beraber şu sorunları çözelim demesi gerekir diye düşünüyorum” dedi.
Meclis’te bazı üyeler yoğun çalışma temposundan dolayı Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’ın Mersin’le ilgili bazı sorunlara eskisi gibi anında yanıt veremediğini savundu. Bu konuda yaşanan tartışmalara yanıt veren Başkan Seçer, “Genel konular konuşulur, bunda bir şey yok. Bunda alınganlık yapmayalım. Nasıl Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde vekiller çıkıp çıkıp Büyükşehir Belediye Başkanı ile ilgili, idari kararlarını mesnetsizce, vicdansızca eleştiriyorlar, kenti geriyorlarsa, birilerini bize düşman ediyorlarsa, biz nasıl hoşgörü ile karşılıyorsak sizin de karşılamanız lazım. Bir başka sayın milletvekili çıkıp, seçimlerle ilgili uygun olmayan kelimelerle göndermeler yapıyorsa, yani onların buraya karışma hakkı oluyorsa müsaade buyurun burada sayın Meclis üyeleri elbette ki biz de üslubu ayarlarız, orada bir sıkıntı olmaz. Yönetimde bir zafiyet olmaz, duygu ve düşüncelerini söylesinler diye düşünüyorum” diye konuştu.
“Memleket menfaati için Büyükşehir olarak her türlü gayretle işlerin üzerine gideriz”
İmarla ve 1/5000’lik planlarla ile ilgili bütün ilçelere yaklaşımlarının aynı olduğunun altını çizen Seçer, şunları söyledi:
“Bu Cumhuriyet Halk Parti’li, bu AK Parti'li, bu MHP'li, bu bir başka partili diye bir ayrımımız olmaz. Bütün belediye başkanlarımız burada. Yalnız işi bir an önce yapacağız diye, bu imar meselesi ve Yenişehir’in sorunları da bugünün sorunu değil. Birikmiş, birikmiş, birikmiş, halının altına atılmış, atılmış, atılmış. Sorunlar yumak olmuş. Artık kir orada böyle kaya gibi olmuş. Bunu kırıp parçalamak da öyle kolay değil. Dolayısıyla bunu kırıp parçalamak için bizim süreye ihtiyacımız var. Neticede son sözü Büyükşehir söyleyecekse, Büyükşehir Meclisi söyleyecekse hata yapmadan bunu söylemek durumunda. Buraya kadar böyle ama birkaç haftadır komisyonun toplanmasında bir sıkıntı var. Komisyonun toplanmamasına neden olan Cumhuriyet Halk Parti’li komisyon üyeleri mi, Cumhur İttifakı’nın komisyon üyeleri mi? Bunu da sayın başkanların biliyor olması lazım. Bizim grubumuzun üyeleri ile alakalı bir durum değil, Cumhur İttifakı’nın üyeleri bu toplantılara katılım göstermiyorlar, çoğunluk sağlanmıyor ve dolayısıyla İmar Komisyonu toplanmıyor. Yoksa Yenişehir’in de sorularını çözelim, Silifke'nin çözdük, Toroslar’ın da çözeceğiz çok kısa süre içerisinde. Oturulacak, çözülecek, aklın yolu bir. Neticede memleket menfaati ise biz Büyükşehir olarak, idare olarak da, Başkanlık makamı olarak da, Meclis grubu olarak da her türlü gayretle bu işlerin üzerine gideriz, hiç kimsenin endişesi olmasın. Özveride bulunuruz.”
“Evsel katı atık paralarını ilçe belediyeleri alıyor ama taşıma ücretini ben ödüyorum”
Bir Meclis üyesi tarafından MESKİ vidanjörlerinin atıklarını ormanlık alana dökmesi yönündeki iddialara yanıt veren Seçer, “Bunu MESKİ’nin vidanjör elemanlarının yapmasını men ederim. Yani böyle bir çevre suçunu işlemelerini men ederim. Kaldı ki Anamur, Bozyazı, Aydıncık, Mut o bölgelerin bütün çöplerini topluyoruz, Silifke’ye taşıyoruz. Bunun bedelini de biz ödüyoruz. Evsel katı atık paralarını ilçe belediyeleri alıyor ama taşıma ücretini ben ödüyorum. Güncel konu olduğu için bunun örneğini verdim. Tekrar söylüyorum; MESKİ faturalarında yazan katı atık bedellerini ilçe belediyeleri alıyor ama taşıma ücretlerini ben ödüyorum. Neden? Çevre kirlenmesin diye” dedi.
“Hafriyat konusu da çok büyük bir sıkıntı”
Başkan Seçer, hafriyat konusunun da çok büyük bir sıkıntı olduğunu dile getirerek, “Gerçekten boş arazilerde bunu belediye müteahhitleri de zaman zaman yapıyor. Belediyenin birimleri bile yapıyor. İlçe, il, Büyükşehir ayrımı yapmıyorum. Biz bunlarla mücadele etmeye çalışıyoruz. Müteahhitlerin, özel kuruluşların yaptığı ayrı. Bu konuda da biz Kabahatler Kanunu’na göre tabii ki denetim yapıyoruz, ceza kesiyoruz. Kabahatler Kanunu’nun 41’inci maddesine göre de bizim hepsi hepsi 427 TL ile 22 bin 80 TL arasında bir ceza kesme yetkimiz var. Bu da caydırıcı değil” dedi. Seçer, bununla ilgili denetim yetkisinin kendilerinde olması için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvuruda bulunduklarını ancak ret cevabı aldıklarını ifade ederek, “Yapılan işler daha iyi bir Mersin yaratalım, daha güzel bir çevremiz olsun, daha güzel bir kentimiz olsun diye” değerlendirmelerinde bulundu.
Seçer, Parkomat konusunda esnaftan da destek istedi
Meclis’te ‘Parkomat’ konusu da gündem dışı olarak görüşüldü. 2 yıl önce Meclis kararı ile başlattıkları Parmokat uygulamasının belediyelere bir gelir kaynağı gibi göründüğünü ifade eden Başkan Seçer, “Şu anda biz yaklaşık olarak aylık 40 ile 50 bin lira gibi eksideyiz. Yani cebimizden para ödüyoruz. Burada amaç esnafımızın selameti. Ama gördük ki parkomatlar da bir çare olmadı. Neden olmadı? İnsanlar para ödemiyor, ‘yasal bir zorunluluk değil’ diyor, ödemeden gidiyor. İlk günlerde çok yoğun oldu, çalışan arkadaşlarımıza fiili saldırılar dahi oldu. Kaldı ki esnaf kendi arabalarını park ediyor, onlar dahi para ödemiyor. Esnafın bir kere bu konuda bize yardımcı olması lazım” dedi.
Seçer, Parkomat uygulamasını Ramazan sonuna kadar durduklarını bildirerek, 400 araçlık katlı otoparkla ilgili inşaatın devam ettiğini, 2021 yılı sonunda biteceğini söyledi. Cep otoparklarının sayısının 4’e çıktığını, Ulu Çarşı’nın altındaki Büyükşehir’e ait olan otoparkı da bünyelerine katacaklarını kaydeden Seçer, “Parkomatı isteyen yurttaş da var istemeyen yurttaş da var. Ağırlıklı olarak esnafımız istiyor. Problem yok. Yurttaşlarımız bir bedel ödediği için istemiyor. Biz bunu otoparkla çözeceğiz, öyle görünüyor” dedi. Başkan Seçer, Meclis toplantısının ardından bazı Meclis üyeleri ve Büyükşehir yetkilileri ile birlikte Atatürk Parkı’nda incelemelerde bulunarak vatandaşlarla selamlaştı.