“Bu kentte sizin gibi kadın kimliğini öne çıkaran Başkanlarımız var”

Ziyaret heyetinde Şube Başkanı Şerife Arıcı Yıldız, Yönetim Kurulu Üyeleri Deniz Şehitoğlu, Fatoş Yüksel Akın, Sevda Faydaver, Nil Sezer, Gülseyran Keskin Aslan, Nuray Tancıl ve Gülsen İkiz yer aldı. TÜKD olarak Mersin’de yürüttükleri çalışmalar hakkında bilgiler veren Mersin Şube Başkanı Şerife Arıcı Yıldız, “Bu kentte bizim, sizin gibi başkanlarımız var. Kadın kimliğini, varlığını tanıyan ve öne çıkaran. İstihdamı ile kadına yönelik hizmetleriyle kadına sahip çıkan, belediye yönetiminde yönetici olarak onu değerlendiren. O nedenle size teşekkürlerimizi iletiyoruz. Böyle bir kentte çalışmak bizim için çok zor değil açıkçası. Sizlerin desteği var arkamızda” dedi.

“Kadın odaklı çalışmalarımızda olumlu geri dönüşler almak bizi memnun ediyor”

TÜKD Başkanı ve Yönetim Kurulu üyelerinin ziyaretlerinden dolayı memnuniyet duyduğunu ifade eden Başkan Seçer, “Öncelikle şahsıma, belediyedeki yönetim anlayışımıza gösterdiğiniz olumlu tepki nedeniyle teşekkür ediyorum. Değerlendirmeleriniz bizleri memnun ediyor. Açıkçası güç veriyor. Çünkü biz burada bir misyon üstlenerek oturmuş yöneticileriz. Sorumluluğumuz var. Kente dair ne varsa her alanda çalışma görevimiz var. Bunlar görevdir bir anlamda ve bir zorunluluktur. Burada yaptığımız işlerin, işlemlerin, uyguladığımız politikaların olumlu sonuçlanması bizi memnun ediyor ve şevkimizi artırıyor. Çünkü doğru iş yapıyoruz diyoruz. Daha çok çalışma isteği oluyor. Kadın ve kadına dönük sorunlarda da gerçekten sizin söylediğiniz gibi olumlu geri dönüşler alıyoruz ve bu bizi ziyadesiyle memnun ediyor” diye konuştu.

“Kadına yönelik çok belirgin bir pozitif ayrımcılık uyguluyoruz”

Başkan Seçer, kadın ve çocuklara yönelik önemli çalışmalar yaptıklarını belirterek, “Belediye bünyesinde, örneğin çalışma hayatında, çok net, çok belirgin bir pozitif ayrımcılık uyguluyoruz. Hem bürokraside hem alanda çalışan hangi statüde olursa olsun çalışanlarımızda bunu da gözlemliyorsunuz. Özellikle önem verdiğim konuların başında; topluma dönük işlerde, yani vatandaşla yüz yüze olduğumuz işlerde kadınları tercih ediyoruz. Sokakta, parkta, çevre düzeninde, hatta mümkünse zabıta alımlarında dahi. Yeter ki gelsinler, onlar zabıta olsun, onlar sokakta o üniforma ile görünsünler. Çünkü hakikaten toplumda çok farklı, olumlu bir algı yaratıyor. İşte otobüs kullanan kadınlar; muazzam bir şey. Daha kibar, daha görsel olarak da şık, nazik görüntüleri kentin havasını etkiliyor. Bunu görmemek mümkün değil. Bunu da çoğaltabiliriz. Burada üst kademede de mümkün olduğunca eşitler arasında tercihimiz kadınlar tarafında oluyor. Tabi ki liyakat esas” dedi.

“Ekonomik olarak kadının özgür olması çok önemli”

İmzaladıkları toplu iş sözleşmesi çerçevesinde kadına şiddet uygulayan çalışanla yollarını ayırdıklarını vurgulayan Seçer, şu ifadeleri kullandı:

“Bu da önemli bir çalışma diye düşünüyorum. Yine Kadın Dairemiz’in bünyesinde çok farklı faaliyet alanlarımız var. Kadınları misafir ettiğimiz Kadın Konuk Evi’nden onlara sunduğumuz psikolojik, hukuki ya da farklı alanlardaki yaşadıkları sorunlarla ilgili desteğe kadar birçok alanda yanlarında oluyoruz. Özellikle ekonomik olarak kadının özgür olması çok önemli. Yani çok bağlayıcı bir şey. Kadın ekonomik olarak özgür oldu mu diğer konularını daha farklı bir bakış açısıyla, bir özgürlük ruhuyla, bir psikolojik rahatlıkla aşabiliyor. Ama bir yere bağımlı olduğu zaman, ekonomik bağımlılığı olduğu zaman diğer sorunlarını çözmede de sıkıntı yaşıyor. Yani diğer kararlarını alırken o hep ayağının altında bir bağ olarak oluyor. Buna da çok önem veriyoruz. Mersin’de faaliyet gösteren tüm kadın kooperatifleri bizim için değerli. Hepsiyle de temaslarımız var, desteklerimiz sürüyor. İstiyoruz ki kadın emeği ekonomik değere dönüşsün; ki Mersin de çok bereketli bir yapı bu konuda. Mersin’in kadını da gerçekten çok çalışkan. İnşallah çok daha güzel işler yaparız. Sizler de önemli işler yapıyorsunuz. Sizin gibi aynı felsefede, kültürde hareket eden diğer STK’lar, kadın özelinde spesifik olarak çalışan ya da genel anlamda kurulmuş olan sivil toplum örgütlerinin yine kadınlarla ilgili çalışmaları ya da meslek örgütleri ile elimizden geldiğince işbirliği yapıyoruz.”