Hafta sonu sokağa çıkma yasakları nedeniyle olağan durumda hafta sonu kurulan pazarlar, hafta içi günlere alınmış. Pazaryerleri 10.00-18.30 saatleri arasında çalışabiliyor. Pazaryerlerinin tamamında belediye zabıtalarının maske denetimi yaptığını gördük. Zabıta memurları, pazarcıların çoğunluğunun maske zorunluluğuna uyduğunu, uymayanları da sık sık uyardıklarını belirtiyor. Pazaryerlerinin tamamında salgın öncesine göre mesafelerin geniş tutulduğunu görüyoruz, bu nedenle önceki döneme daha az sayıda pazar tezgâhı kurulmuş durumda. Pazaryerlerinde alışılageldik kalabalık görüntüler yok. Pazarcılar, yasaklar nedeniyle çalışan yurttaşların hafta içi pazara gelemediklerini, akşam 18.30’da tezgâhlarını kapatma zorunlulukları nedeniyle akşam alışverişinin de mümkün olmadığını söylüyor.
İşlerinin durumunu sorduğumuz pazarcıların tamamına yakını, hafta sonu sokağa çıkma yasağında çalışamamaktan şikâyetçi. Özellikle marketlere izin verilmesine rağmen açık pazaryerlerine izin verilmemesini “haksız rekabet” olarak görüyorlar. Balgat Pazaryeri’nde konuştuğumuz bir pazarcı, “Bu pandemi dedikleri en çok bizi vurdu. Hafta sonu sokağa çıkmak yasak, tamam. Süpermarketler açık, pazaryerleri kapalı. Şu anda açık havadayız, mesafemiz var; burası virüsün yayılması için tehlikeli ama kapalı mekân süpermarketlerin açık olmasında bir mesele yok. Bu haksızlıktır. Yani en kolay feda edilecek kesim biz pazarcı esnafı mıydık?” diye isyanını dile getiriyor. Başka bir pazarcı da bu konuşmaya hak veriyor ve son dönemde sayıları hızla artan ve mahallelere yayılan market zincirlerinden şikâyet ediyor:
“Biz küçük esnaflarız, bu şartlarda bizim süpermarketlerle rekabet etmemiz mümkün mü? Zaten bu pandemiden önce durumumuz kötüydü, şimdi gücümüz tükeniyor. Ben onlara üç harfliler diyorum, bizi bu üç harfli marketler vurdu. Bunlar zaten hükümet sermayesi, biz bunlarla nasıl savaşacağız? Diğer yabancıları hiç saymıyorum bile, bunlar hepsi bizi bitirecek.”
‘ASGARİ ÜCRETLİNİN VAY HALİNE’
Bazı pazarcılar ise salgın şartlarına rağmen işlerinden memnun. Aydınlıkevler pazaryerindeki bir pazarcı, “Halimize şükür, durumumuz iyi. Başka pazaryerlerinde de tezgâhlarım var, oralar da çalışıyor, o tezgâhların başındakine 150’şer lira yevmiye veriyorum, bizi kurtarıyor. Bizim durumumuz iyi ama asgari ücret alıp geçinmeye çalışanın vay haline.” Başka bir pazarcı ise salgın sonrasını düşünüyor: “Çok şükür hasta olmadık, yaşıyoruz ama bu virüs hepimizin kafasına balyoz gibi indi. Hastalık atlatılır da bu işler nasıl toparlanır, inşallah bunu düşünenler vardır.”
65 YAŞ ÜSTÜ PAZARDA
Sabah saatlerinde gittiğimiz Ayrancı pazarında bir pazarcı, “Şu anda 65 yaş üstüne serbest olduğu için onlar var, saat 13.00 olunca onlar da gidecek, iyice tenhalaşacak burası” diyor. Pazaryerlerindeki sebze-meyve fiyatları, her zaman olduğu gibi süpermarketlerle karşılaştırıldığında daha uygun ancak pazarcı esnafı maliyetlerinin arttığını, bunu fiyatlara aynı ölçüde yansıtmadıklarını söylüyorlar. Ankara’daki pazaryerlerinde patatesin kilosu 1.5 ile 3.5 TL arasında. Soğan 1.5-2 lira, mevsim sebzeleri ıspanak 3 ile 5 lira, karnabahar 6-8 lira, havuç ise 2-3 liradan satılıyor. Biber ise el yakıyor, kilosu 8 ile 12 TL arasında. Mevsim meyveleri mandalina 3.5 ile 7 lira, portakal 4-6 lira, nar 4-7 lira, her mevsim tezgâhlarda olan elmanın fiyatı ise 2.5 liradan başlayıp 7 liraya kadar çıkıyor.
kaynak:cumhuriyet