Büyükşehir Belediye Başkanı Seçer, iki ayrı televizyon kanalında, korona virüs salgını ile mücadele kapsamında yaptıkları çalışmaları anlattı. Başta sağlık kurumları olmak üzere tüm kamu kurumları ile belediyelerin çabası ve vatandaşların duyarlılığı sayesinde vaka sayısının en az olduğu illerin başında Mersin'in geldiğini vurgulayan Seçer, salgın sürecinin en başından bu yana tüm kurumlarla koordineli şekilde çalıştıklarını kaydetti. Seçer, bu süreçte belediyelerin bağış almasının engellenmesini, sokağa çıkma yasağının belediyelere önceden bildirilmemesini yanlış bulduğunu ve bunları eleştirdiğini de ifade ederek, bu eleştirilerdeki amacının polemik olmadığını vurguladı. Seçer, "Bizim derdimiz şu an dünyanın boğuştuğu bir salgınla mücadele etmek. Vatandaşlarımızı bu salgından korumak. Onları selametle normal günlere ulaştırmak. Ama üzülerek ifade edeyim, bazen alınan siyasi kararlara şaşırıyorum ve üzülüyorum. Ben bugün vatandaşlarımın düştüğü zor durumdan onları nasıl çıkartabiliriz, onlara nasıl yardımcı olabilirim, bunun çabası içine düşmüşüm. Belediyeler çok zor günler yaşıyor. Bağış toplayamıyoruz. Yaptığımız bütün çalışmaları kendi bütçemizden karşılıyoruz. Bütün faaliyetlerimizi minimize ettik. Elimizdeki kaynakları yurttaşlarımıza maksimum düzeyde nasıl ulaştırabiliriz, bunun derdindeyiz. Bunları kendi imkanlarımızla yerine getiriyoruz."
"İnsanların ihtiyaçlarını karşılamak zorundayız"
Salgın nedeniyle birçok sosyal kesimin ekonomik durumunun bozulduğunu, insanların gıda, mama, yemek ve nakit yardımı talebiyle Büyükşehir Belediyesine başvurduğunu anlatan Başkan Seçer, "Yöneticiler çare bulma makamlarında oturur. İnsanlara evden çıkmayın diyorsanız, onların ihtiyaçlarını da karşılamak zorundayız. Bu insanların yaşamlarını devam ettirecek ihtiyaçlarını yerel yönetimler ve merkezi idare olarak eşgüdüm içinde karşılamak zorundayız" diye konuştu.
"Her türlü senaryoya hazır olmamız lazım"
"Bu sürecin ne kadar devam edeceğini bilemiyoruz ama şu bir gerçek ki, bunun tahribatı ağır olacak" diyen Seçer, belediye olarak bu önlemleri şimdiden aldıklarının altını çizdi. Belediyenin ihalelerinin ikinci bir emre kadar iptal edildiğini anımsatan Seçer, "Yeni ihaleler durduruldu. Zaruri ihtiyaçlar dışında alımlar durduruldu. Kaynaklarımızı daha çok sosyal politikalara harcamayı esas aldık. Ekonomideki daralma bizim gelirlerimizdeki daralma demektir. Bizim üç temel gelirimiz var. Bir tanesi genel bütçe gelirlerinden gelen pay, ikincisi İller Bankası payı, üçüncüsü de bizim kendi öz gelirlerimiz. Bütün bu gelirlerimizde bir gerileme olacağı çok net, aşikar. Bu sadece bizim belediyemize mahsus durum değil, bütün belediyeler aynı durumda. Sadece bizim ülkemizde ekonomik daralma olmayacak, tüm dünyada gözlenen o. Dolayısıyla bunu öngörmek lazım. Hayatın normalleştiği süreçte, hem merkezi yönetimin hem de belediyelerin artık bazı yeni kararlar alması gerekecek. Biz de bunun hazırlığını yaptık. Her türlü senaryoya hazır olmamız lazım. Her tür planımızın olması gerektiğini düşünüyorum" dedi.