Mersin Valiliği koordinesinde, Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından Suphi Öner Öğretmen Evi’nde düzenlenen yemek programında, bir konuşma gerçekleştiren Vali Pehlivan; “Bugün Mersin’imizin kurtuluşunun 101. yıl dönümünü hep birlikte idrak ederek kutluyoruz. Sabah erken saatlerde, omuz omuza yaptığımız o yürüyüşler, buluşmalar ve akabinde Cumhuriyet Meydanı'nda gerçekleştirdiğimiz kutlama etkinliklerinin ve bu vesileyle hatırladığımız o zorlu, meşakkatli Kurtuluş Savaşı yılları. 2. Dünya Savaşı sonrası milletimize ve devletimize dayatılmaya çalışılan Mondros Mütarekesi ve ona dayanılarak yurdumuzun, dört bir tarafının işgal edilme girişimleri. Bu girişimler karşısında şanlı ecdadımızın kenetlenerek işgal güçlerine karşı dik durması, göğsünü siper etmesi ve mücadeleyi kazanması. Bu yüz yılı aşkın süre önce verilen mücadelelerin en zorlularından biri de Mersin İli ve çevresinde verilmiştir. O günlerde Toroslar'ın eteğinde Kuvay-ı Milliye birlikleri olarak milletimiz bir araya gelmiş. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün birinci ziyaretindeki, “Buradaki birlikleri güçlendirelim.” talimatıyla ve daha sonra Sivas'ta gerçekleştirmiş olduğu kongre sonrasında, bütün bu birliklerin Rumeli ve Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri çatısı altında mücadele etmesi, öngörüsü ve talimatıyla biraz daha organize bir şekilde hareket etmesiyle zorlu mücadeleler verilmiş, sayısız çatışmalar yapılmış, bu çatışmalar sonunda pek çok şehidimiz, gazimiz olmuş, ama kazanan tarih boyunca olduğu gibi Türk milleti olmuş, milletimiz olmuş, devletimiz olmuş. Arkasından Cumhuriyetin ilanı ve yepyeni bir sayfanın açılmasıyla ülkemiz devleti ve milletiyle bir bütün olarak yoluna emin adımlarla ilerlemiş.
Bugün siz kıymetli şehit ailelerimizle birlikteyiz. Şehitlerimiz ve gazilerimiz başımızın tacı. Şehitlerimiz bugünümüzün ve geleceğimizin teminatı. Sizler ve sizlerin evlatları omuz omuza yol yürüdüler. Zihinlerinde ve yüreklerinde vatan sevgisi vardı. Millet sevgisi, bayrak sevgisi, ezan sevgisi vardı. Onlara halel getirmemek için ya şehit oluruz, ya gazi diyerek yollara koyuldular.
Şair diyor ya, “Vurulup tertemiz alnından uzanmış yatıyor. Bir hilal uğruna ya Rab, ne güneşler batıyor.” Milletimizin o kahraman evlatları bir öldüler ama memleketimiz bin var oldular. Bir şehit verdik, arkasından binlerce gencimiz ayağa kalktı, kenetlendi. Onların yolunda yürümeye devam ettiler.
Atatürk'ün, İlimizle ilgili söylediği sözleri bugün vesilesiyle hatırladık. “Efendiler? Gidiniz Toroslara bakınız. Orada bir yörük çadırı görürseniz ve dumanını tütüyorsa biliniz ki biz asla yenilmeyiz.” Yenilmedi, çünkü ocaklar tütüyor. Tıpkı sonrasında İstiklal Marşı'nda Mehmet Akif Ersoy'un dediği gibi “Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak, Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.” O dumanlar tütüyor. O dumanlar tütecek. O yuvalarda fedakar analarımız, babalarımız hayırlı evlatlar yetiştirmeye devam ediyor, devam edecek. Bu sayede birliğimizi, beraberliğimizi muhafaza ederek birbirimize kenetlenerek, birbirimizden güç alarak yarınlara çok daha umutlu, çok daha güçlü bir şekilde yol alacağız.
Bu yılın ayrıca bir önemi var. 2023 yılı Cumhuriyetimizin kuruluşunun da 100. yılı. Mersin’imizin kurtuluşunun 101. yılını kutlarken Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılını hep beraber kutlayarak idrak edeceğiz. Gelecek yüzyıllara da başarıyla, güçlü bir şekilde ve toplum olarak, millet olarak, devlet olarak hep birlikte emin adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz. Bu duygularla tekrar bu günümüzün hayırlara, iyiliklere vesile olmasını temenni ediyorum. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere kahraman ecdadımızı, aziz şehitlerimizi ebediyete irtihal eden gazilerimizi minnetle, rahmetle yad ediyor, hayatta olan gazilerimize şükran duygularımı ifade ediyorum. Mersinli saygıdeğer hemşehrilerimizin 3 Ocak Kurtuluş gününü en içten dileklerimle kutluyor,um.” dedi.
Programda, Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de günün anlam ve önemine binaen bir konuşma yaptı, duygu ve düşüncelerini dile getirdi.
Kuran-ı Kerim tilaveti ve Şehitlerimiz için duanın okunduğu programda Vali Ali Hamza Pehlivan ve eşi Yıldız Pehlivan Hanımefendi, şehit aileleri ve gaziler ile yakından ilgilenerek, hasbihalde bulundu.