Türkiye’de son yıllarda çok sayıda hekim, zorunlu görev süresini doldurduktan sonra kamu hastanelerinden istifa ediyor ve başta Almanya olmak üzere yabancı ülkelerde çalışmak üzere Türkiye’den ayrılıyor. Özellikle genç hekimler, Türkiye’de kalmak istemiyor.
Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. Nasır Nesanır, hekim göçünün nedenlerini ve bunun nasıl önlenebileceğini değerlendirdi.
“Hekim göçü bu iktidar döneminde yürürlüğe giren Sağlıkta Dönüşüm Programının bir sonucudur” diyen Nasır Nesanır, “Sağlıkta dönüşüm programının getirdiği iş yükü ise artık hekimler için dayanılmaz noktalara gelmiştir. Sağlıkta dönüşüm programı ile birlikte hekimler daha fazla çalışma, az ücret, şiddet ve statü kaybı yaşadılar. Türkiye’de hekimlerin yarısından fazlasının yurt dışı planı var.
Hekimlerin maaşları ve hatta üstüne sabit ek ödeme bile eklense yoksulluk sınırının altında ücret almaktadır. Ayrıca ülkedeki doktorların en az yarısı neredeyse hiç performans ödemesi almamaktadır” dedi.
“KAMUDA HEKİM SAYISI AZALIYOR”
Sağlıkta şiddetin artık günlük, sıradan olaylar olmaya başladığına, hekimlerin neredeyse yüzde 80 ila 90’ının mesleğinde en az bir kez sözlü ve fiziki şiddete maruz kaldığına değinen Nesanır, “Sağlık sistemindeki kışkırtılmış politikalar sonrası oluşan iş yükü ve sağlık sistemindeki yığılmalar gittikçe artmaktadır.
Buna bir de liyakatsiz yöneticilerin uygulamaları eklendiğinde bu yük artık bizler için katlanılır olmaktan nicedir çıkmıştır.
Ayrıca talep çok artırılmış durumda, beklenti çok artırılmış durumda. Hekimin karşısına gittiğinizde hekim size bir kez dokunduğunda, soru sorduğunda bütün sorunlarınız hallolacak veya siz ne isterseniz hekim onu yapacak gibi bir algı yaratılmış durumda.
Bu da hekimin, gerçek hekimlik yapmasını engelliyor. İnsanlar başka alanlarda mutsuz. Bunu bir şekilde hekimlerden ve sağlık çalışanlarından çıkarıyorlar. Hekim çok korumasız çalışıyor.
Önünde bir sekreteri yok, kapının önünde sosyal hizmetler uzmanları yok, kapıyı açan da sizsiniz, hastayı oturtan da sizsiniz, bilgileri bilgisayara giren de sizsiniz, hastaya cevap veren de, muayene eden de…
Ve bütün bunları 3 dakika içinde yapmak zorundasınız. Bütün bunlar sağlıkta şiddeti maalesef artıran etmenler. Hastanedeki kuyrukların bir nedeni de bu. Çoğunluğu özele geçiyor, kamudan ayrılıyorlar.
Hekim sayısı giderek azalıyor kamuda. İkincisi erken emekli olup, mesleği tamamen bırakıyorlar. Bu yetişmiş iş gücünün kamudan çekilmesi büyük bir sorun. İktidarın bunu bir an önce görüp, gerekli düzenlemeleri yapması lazım. Hekimleri tatmin edecek bir düzenlemeye acilen ihtiyaç var” ifadelerini kullandı.
“BÖYLE DEVAM EDERSE SAĞLIKTA KAOS YAŞANIR”
Türk Tabipleri Birliği’nin verilerine göre, 18 ayda yaklaşık 8 bin doktorun kamu hastanelerinden istifa ettiğini kaydeden Nesanır, “Bu durumun devam etmesi halinde sağlıkta kaos yaşanacağı uyarısında bulunmak istiyorum. Çözüm iktidar tarafından bir an önce 1o acil talebimizin yerine getirilmesindedir” dedi.
Hekimlerin 10 acil talebi
* “Sağlıkta Şiddet Yasası” acilen yasalaşmalı; cezalar tutuksuz yargılanma ve “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” düzenlemelerinin uygulandığı sınırların üzerine çıkarılmalıdır.
*Kamu hastanelerinde göreve yeni başlayan pratisyen ve asistan hekimler için temel ücret yoksulluk sınırının en az iki katı, uzman hekimler için yoksulluk sınırının en az iki buçuk katı olmalıdır.
*Özel sağlık sektöründe çalışan hekimlerin sosyal güvenlik primleri “prim ödeme tavanı” üzerinden çalıştıkları kurumlar tarafından ödenmeli; ücretleri en az yoksulluk sınırının iki buçuk katı olmalıdır.
*Aile hekimi maaşları en az yoksulluk sınırının iki katına yükseltilmeli; tüm ASM binaları kamu tarafından inşa edilmeli, aynı standartlarda donanımı kamu tarafından sağlanmalı, bütün giderleri Sağlık Bakanlığı’nca karşılanmalı; Aile Hekimliği Ceza Yönetmeliği geri çekilmelidir.
*OSGB’lerde çalışan işyeri hekimlerinin ücretleri Türk Tabipleri Birliği’nin belirlediği asgari ücret üzerinden ödenmelidir.
*Emekli Sandığı, SSK, BAĞ-KUR farkı gözetilmeksizin bütün emekli hekim maaşları pratisyen hekimler için asgari 15.000 TL, uzman hekimler için asgari 18.000 TL’ye çıkarılmalıdır.
*Çalışma ortamlarımız ve koşullarımız iyileştirilmeli, başta asistanlar olmak üzere bütün hekimlere nöbet ücreti kesilmeden nöbet ertesi izin hakkı tanınmalı, intörn hekim ücretleri en az asgari ücret düzeyine çıkarılmalıdır.
*COVID-19 “illiyet bağı” aranmaksızın meslek hastalığı sayılmalı, pandemide çalışılan her yıl için 120 gün yıpranma payı uygulanmalı, hekimler için ek gösterge 7.200 olmalıdır.
*Sağlık sistemi ve kurumsal sorunlar kaynaklı malpraktis davaları ile hekimleri ödeyemeyecekleri tazminatlara mahkûm eden uygulamaların önlenmesi için yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
*Hekimleri de hastaları da mağdur eden, hekimlere karşı şiddet kaynağı olan, halkın sağlığını tehlikeye atan 5 dakikada muayene dayatmasından vazgeçilmeli, hasta randevuları her hastaya en az 20 dakika ayrılacak şekilde düzenlenmelidir.
kaynak:mersin yaşam