Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan tüketici enflasyonu şubatta yüzde 54,44’le 20 yılın yeni zirvesinde. Ancak ekonomistler henüz zirvenin görülmediği konusunda hemfikir.
Enflasyonda bu yıl için zirve beklentisi yüzde 50’lerden yüzde 65’e doğru revize edilirken yıl sonu beklentileri de yüzde 35’li seviyelerden yüzde 45’e revize edilmeye başlandı.
Goldman Sachs veri sonrası yayımladığı raporda Türkiye’de enflasyonun nisanda yüzde 60’ı aşmasını, mayıs-haziranda yüzde 65 civarında zirve yapmasını, yılsonunda ise sınırlı düşüşle yüzde 45’e gerilemesini beklediğini belirtti.
‘YÜZDE 60-65’İ GÖREBİLİR’
Konu ile ilgili Reuters’ın değerlendirmelerini aktardığı Bürümcekçi Araştırma ve Danışmanlık Kurucu Ortağı Haluk Bürümcekçi veri sonrası notunda “TL’de bugüne göre daha fazla değer kaybının gözlenmediği durumda bile enflasyonun göreceği tepe noktasının yüzde 60-65 aralığına kadar ulaşabileceğini, sonrasındaki gerilemenin ise ancak yılın son iki ayında baz etkisi nedeni ile olabileceğini düşünüyoruz” dedi.
YIL SONU ENFLASYON TAHMİNLERİ DE GÜNCELLENDİ
HSBC Portföy Yönetim Baş ekonomisti İbrahim Aksoy ise enflasyon tahminini yukarı yönlü değiştirdi. Aksoy Twitter hesabından yaptığı değerlendirmede, “TL'de değer kaybının gecikmeli etkileri, küresel olarak artan enerji ve diğer emtia fiyatları, yurtiçinde reel faizlerin negatif bölgede bulunması ve fiyatlama davranışlarında bozulma 12-aylık TÜFE enflasyonunun Mayıs'ta yüzde 60'ı aşabileceğine işaret ediyor” dedi.
“Savaş kaynaklı olarak emtia fiyatlarında yukarı yönde riskler ve cari açığın genişlemesiyle TL cinsi maliyetlerin artabilecek olması önceki enflasyon tahminim üzerinde yukarı yönde risklere işaret ediyor” değerlendirmesinde bulunan Aksoy, yılsonu TÜFE enflasyonu tahminini yüzde 40'tan yüzde 44'e yükseltti.
‘PETROLDEKİ ARTIŞIN ENFLASYONA GETİRDİĞİ YÜK ÇOK YÜKSEK’
Reuters’a bilgi veren bir yetkili ise petrol fiyatlarındaki artışın enflasyona getirdiği yükün çok yüksek olduğuna dikkat çekerek, “Görünen o ki, Rusya-Ukrayna savaşı duracağı güne kadar da böyle devam edecek. Turizmin olumsuz etkilenmesi riski de çok ciddi artıyor. Ekonomide dengeleri zorlayıcı bir resim ortada. Fed’in gelecek kararlarını vs eklediğimizde zorlu bir dönem olacağı net” dedi.
CARİ AÇIK TAHMİNLERİ YÜKSELİYOR
Hükümetin, faizi, enflasyonla mücadele için kullanmayacağını açıklamasıyla enflasyon sorununa yönelik atılacak adımlarda, diğer ülkelerden daha iyi durumdaki bütçe kanalı, bir kez daha öne çıkacak.
Hükümet benimsediği yeni ekonomik modelde cari fazla hedeflediğini ve enflasyon sorununu da bu şekilde çözeceğini belirtirken, bu politikaya yönelik endişeler cari açık revizyonlarıyla artmış durumda.
Rusya gerilimi ve dün açıklanan yüksek dış ticaret açığı sonrası, hükümetin bu yıl cari fazla verileceği öngörüsüne rağmen ekonomistler cari açık tahminlerini de 2 kata ulaşan hatta aşan orada yukarı yenilemeye başladılar. Dış ticaret açığı enerji maliyetlerindeki artışla ilk 2 ayda yüzde 186 genişledi.
JPMorgan dün cari açık/GSYH tahminini bu yıl için yüzde 1,1’den yüzde 2,2’ye, 2023 için yüzde 1,2’den yüzde 1,8’e yükseltti ve “Cari açığın oluşturduğu döviz ihtiyacını da büyük ihtimalle TCMB’nin karşılaması gerecek” dedi.
Goldman Sachs dün 2022 cari açık/GSYH tahminini yüzde 1,5’ten yüzde 2,5’e yükseltirken QNB Finansbank ise bu yıl için cari açık tahminini 10 milyar dolardan 25 milyar dolara çıkarttı.
İbrahim Aksoy da konu ile ilgili tahminini paylaşarak, “Yılın tamamı için 97 dolarlık ortalama petrol fiyatı varsayımıyla cari açığın 34 milyar dolara (GSYİH'ye oranla yüzde 4,2) çıkabileceğini tahmin ediyorum” dedi.
Geçen yıl cari açık 15 milyar dolar olarak gerçekleşmişti.
kaynak:sözcü