CHP Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Rize'de Atatürk Caddesi üzerinde bulunan esnafı ziyaret ederek, sorunlarını dinledi, gençlerle sohbet etti.

ERDOĞAN'IN ŞEHİR HASTANESİ SÖZÜNÜ HATIRLATTI

“RİZE’NİN SAHİBİ KALMADI. İNŞALLAH SİZ OLURSUNUZ”

Bir esnaf, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın Rize’ye 5 yıl önce şehir hastanesi sözü verdiğini ancak halen yapılmadığını belirterek, “Benim yeğenim yoğun bakıma alınmadığından dolayı doyalı vefat etti. 4 gün peş peşe hastaneye gidiyor, serum takılıyor. Dördüncü gün ‘Ben iyi değilim, serum takıp yolluyorsunuz beni’ diyor. ‘Yatıralım' diyorlar, pazartesi günü yoğun bakıma alınıyor. Vefat ediyor. Takdir Allah’ın” diye yakındı.

Erdoğan’ın ÇAY-KUR konusunda çay kanunuyla ilgili adım atmadığını da belirten esnaf, Kılıçdaroğlu’na “Sayın genel başkanım Rize’nin sahibi kalmadı. İnşallah siz olursunuz. 2 lira 40 kuruşa vatandaş çay veriyor. Yaklaşık 3,5-4 liraya gübre alıyor” dedi.

Kılıçdaroğlu sorunları çözeceği sözünü vererek, “Zor değil hepsi çözülür. Devlette 27,5 yıl çalıştım.  Bütün mesele şu, kaynağı kimin için kullanacaksınız. Çay üreticisi için mi kullanacaksın yoksa başkası için mi kullanacaksınız. Karar bu, bu kararı çaydan yana, üretimden yana verirseniz sorun yok” dedi.

Çayın Türkiye ekonomisine 3 milyar dolar katkısı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu,, “Ama kazanan çay üreticisi değil” ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu daha sonra bir tatlıcıyı ziyaret etti. Kendisine ikram edilen tatlıyı yiyen Kılıçdaroğlu,”Ya şimdi diyecekler Kılıçdaroğlu malı götürdü” diyerek espri yaptı.

“SORUNLARI DÜZELTECEĞİZ SAKIN UMUTSUZLUĞA KAPILMAYIN”

Bölgedeki bir çay ocağını da ziyaret eden Kılıçdaroğlu, burada esnaf ve vatandaşlarla sohbet ederek çay içti. Bir esnaf, “Vatandaş olarak biz harcamamıza, gidişatımıza biraz özen gösterip biraz dikkat edersek, mesela krediye fazla bulaşmadan, harcamalarımızı kısarak, tasarruf tedbirlerini uygulayarak pandemi dönemini hasarsız bir biçimde atlatırız” dedi.Bir kafede oturan gençlerle de sohbet eden Kılıçdaroğlu, gençlerin sorunlarıyla ilgili “Kesin düzelteceğiz. Sakın umutsuzluğa kapılmayın. Adalet mücadelesi uzun soluklu bir mücadeledir. Ama önümüzdeki seçimin kaderini siz gençler belirleyeceksiniz. 6 milyon 300 bin genç ilk kez sandığa gidecek. Umarım demokrasi ve özgürlükten yana oy kullanırsınız. Türkiye huzura kavuşur” dedi.

“KRİZİN SEBEBİ SİYASETTİR”

Türkiye’nin çözülmeyecek hiç bir sorunu olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu da,  “Para yok değil, para var. Çocuk doğduğu andan itibaren vergiyle doğuyor. Altına bez alırsınız vergi var. Lambanın düğmesine bastığınız zaman 5 çeşit vergi ödüyorsunuz, suyu açtınız mı 4 çeşit vergi ödüyorsunuz. Sorun şurada toplanan vergiler toplumun ihtiyacına göre harcanıyor mu? 19 yılda sadece yurt dışına faize ödenen para 197 milyar dolar. İkinci soru şu neden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşından dolarla borç istiyorsun? Türkiye yeni mi bir kriz atlatıyor. Hayır her dönem kriz olmuştur. Bu atlatılabilir. Krizin sebebi ne esnaftır, ne çiftçidir, ne emeklidir, ne memurdur, ne de işçidir. Krizin sebebi siyasettir. Çünkü topluma yön veren, vatandaşın ödediği vergilerin nereye harcanmasına karar veren vatandaş değil, siyasetçidir.” cevabını verdi.

Kılıçdaroğlu daha sonra bir ayakkabıcıya uğradı. Kılıçdaroğlu'nun durumunu sorduğu ayakkabı satıcısı da kendilerinin iyi olması için Türkiye’nin iyi olması gerektiğini vurgulayarak, bölgenin en büyük sorunun çay olduğunu söyledi.

“ÖZEL SEKTÖRÜN İNSAFINA KALDIK”

Esnaf sorunlarını şu şekilde anlattı:

* Çay üreticisi perişan durumda. Özel sektörün insafına kaldık, onlarda da o yok. Zaten çay parası alındığı zaman işimiz olur. O bittiği zaman yok.

* Bir de sayın genel başkanım Türkiye’de en büyük sıkıntı 4 bin liranın altında maaş alanlardı.

* Ben de SSK emeklisiyim 2 bin lira maaş alıyorum. Ama hiç prim ödememiş bir insan 10 bin lira maaş alıyor.

* Diyelim ki yüzde 10 zam veriliyor. Ona zam 1000 lira, bana 100 lira. Bu fark habire açılıyor…

* Hiç olmazsa diyorum ki çok maaş alana az zam, az maaş alana çok zam diye bir çalışma yapılamaz mı?

“BU KARDEŞİNİZ ADALET İÇİN ANKARA'DAN İSTANBUL'A YÜRÜDÜ”

Kılıçdaroğlu, ise esnafa şu şekilde cevap verdi:

* Yapılabilir onun adı ekonomide gelir dağılımını dengelemek. Biri yerken fazla yiyor, öbürü çok daha felaket durumda. Siz orta direksiniz, orta direğin güçlenmesi lazım.

* Çünkü siz güçlenirseniz devlet güçlenir o zaman. Bir şeyi unutmayın bu kardeşiniz adalet için Ankara'dan İstanbul'a yürüdü.

kaynak:Sözcü