Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, Değirmençay Mahallesi sınırları içerisinde olan ancak İnsu Mahalle merkezine 900 metre uzaklıkta kurulması planlanan taş/kalker ocağı için yapılmak istenen Çevre Etki Değerlendirmesi(ÇED)  halk bilgilendirme toplantısına katılmak için İnsu Mahallesine gitti. Burada vatandaşlarla bir araya gelerek, görüş alışverişinde bulunan Başkan Abdullah Özyiğit daha sonra basın mensuplarının sorularını cevapladı.  Başkan Özyiğit, geçtiğimiz haftalarda Çiftlikköy Mahallesinde bulunan ve 20 binin üzerinde narenciye ve zeytin ağacının yer aldığı 260 bin metrekarelik alanın TOKİ’ye devredilerek yapılaşmaya açılmak istenmesini de hatırlattı.   

“Çünkü burası hem yaşam alanı hem de hayvancılık ve tarım alanı”

Taş ocağına tüm Yenişehirlilerin karşı çıktığını ifade eden Başkan Abdullah Özyiğit, “Bu başımıza gelen ilk vaka değil daha geçen hafta Kale köyü vatandaşlarımızın daha çok faydalandığı ama sınırları Yenişehir içinde olan 260 dönümlük bir arazi ile alakalı yine halka sorulmadan yine Ankara’dan görüldüğü şekilde karar verilen bir alanda sanayi sitesi yapılması durumu söz konusuydu. Biz buna karşı çıktık dedik ki doğru değil. Bu tarım alanlarına, yeşil alanlara ve kentin nefes alma alanlarına sanayi yapılmamasını söylüyoruz. Eğer bir sanayi ihtiyacı varsa bu sanayi ihtiyacı yerel yönetimlerle paylaşılmalı.  Bir kentin sanayi alanına, yol yapımı için taşa ve benzeri ham maddelere ihtiyacı var, bunları inkar etmiyoruz. Ama bunlara doğaya uyumlu ve gerektiği şekilde yapılması noktasında bir davranış geliştirilebilir. Şimdi oradaki travma daha bitmemişken vatandaşımızın, halkımızın oradaki tepkisi daha sönmemişken başımıza 97 hektarlık bir alanda taş ocağı gündeme getiriliyor. 97 hektarlık taş ocağı bütün memleketin taş ihtiyacını buradan görmek üzere planlanmış bir iş olsa gerek. Buna tabi ki kentimizde yaşayan bütün Yenişehirliler karşı çıkıyor. Neden karşı çıkıyor çünkü burası hem yaşam alanı hem de hayvancılık ve tarım alanı” diye konuştu.  

“Taşın buradan kente indirilmesi imkânsız. Altını çiziyorum imkânsız.”

Yapılmak istenen taş ocağının bölgenin doğasını, yer altı sularını ve bölgedeki evleri büyük oranda etkileyeceğini dile getiren Başkan Özyiğit, “Bütün bunları yan yana koyarsak ve doğayı, zeytin ağaçlarını, yeşil bahçelerimizi, küçükbaş hayvancılık yapılan alanları feda ettiğimizi düşünürsek bile bu taşın buradan kente indirilmesi imkânsız. Altını çiziyorum imkânsız. Burası Yenişehir’in balkonu, Mersin’in balkonu lütfen bu kötülüğü Mersin’e ve Yenişehir’e yapmayın, bu kötülüğün Mersin’e yapılmasını kimse aklından geçirmesin” diye konuştu.  

“Her türlü hukuksal mücadelemizi vereceğiz”

Yenişehir sınırlarına yapılmak isten taşocağı ile ilgili belediyenin hiçbir görüşünün alınmadığını ifade eden Başkan Özyiğit,   bu konuda yerel yönetimlerin görüşünün alınmasının önemli olduğunu vurguladı. Bu konuda her türlü hukuksal mücadeleyi vereceklerini kaydeden Başkan Özyiğit,  şöyle konuştu: “Yerel yönetim demek yerinden yönetim demek, yerinden yönetime saygı göstermek lazım. Bu saygıyı gösterirseniz buradaki insanların fikirlerine saygı göstermiş olursunuz. Yoksa Ankara’da oturduğunuz yerde önünüze bir rapor geldi, rapora hemen çorak arazi deyip oraya taşocağı, sanayi sitesi gibi kararlar verirsek o zaman Türkiye çölleşir. Ülke gıda bakımından kendine yeten pozisyonundan gıdayı, samanı dahi ithal eden hale dönüşür. Pademi bize temiz su, temiz hava, temiz gıdanın önemini öğretti. Bunlar olmazsa olmazımız. Biz burada halkımızla birlikte bu olaya engeliz. Her türlü hukuksal mücadelemizi vereceğiz” Öte yandan ÇED halk bilgilendirme toplantısı ise vatandaşların projeye karşı çıkması üzerine gerçekleştirilmedi.